İzmir Valiliği, İzmir depreminde evi yıkılanların yerleştirildikleri konteynerlerden çıkmasını istedi. Gerekçe ise yerlerine Maraş depreminden etkilenenleri yerleştirmek. Kentte yaşayan depremzede Meryem Tülin Yumlu, “Yaşanan bir mağduriyeti gidermek için başka mağduriyetler yaratmaya çalışıyorlar” dedi.
İzmir’de 30 Ekim 2020 tarihinde meydana gelen depremde 119 kişi hayatını kaybetti, yüzlerce kişi de yaralandı.
Bayraklı ve Bornova ilçelerinde çok sayıda bina yıkıldı, binlerce kişi ise evsiz kaldı.
İzmir Valiliği ve AFAD tarafından kurulan Bayraklı Geçici Konaklama Merkezi’nde bu süre zarfında bine yakın depremzede konakladı. Halen yaklaşık 200 aile yaşamını sürdürüyor.
Geçtiğimiz günlerde Bayraklı Geçici Konaklama Merkezi Yönetici Yardımcısı Şuayip Üner, bölgeye gelecek yeni konteynerlerde 6 Şubat’ta yaşanan ve büyük yıkıma neden olan Maraş merkezli depremlerden etkilenenleri ağırlayacaklarını söyledi.
Konteynerlerde yaşayan depremzedelerin kalıcı konut sorunu aradan geçen zamana rağmen çözülmezken depremzedelere geçen hafta, 13 Mart Pazartesi günü (bugün) Geçici Konaklama Merkezi’ni boşaltmaları için tebligat gönderildi.
Kentte kalan depremzedeler, 12 Mart’ta (dün) bir araya gelerek tahliye kararına tepki gösterdi.
Konteynerlerin kurulduğu günden itibaren orada yaşayan Meryem Tülin Yumlu, söz konusu gelişmeyi ve depremzedelerin durumunu Gazete Karınca’ya anlattı.

‘Yönetim sorunu ve ayrımcılık var’
2 senedir konteyner kentte yaşadığını söyleyen Yumlu, “Depremden sonra 6 ay çadır ve yurtlarda kaldık. Ardından buraya alındık. Burada 550 tane konteyner var. Bunların 300 tanesi boş olarak duruyor ve hiç kullanılmadı” dedi. Yumlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
Kalan konteynerlerde de biz yaşıyorduk. Maraş depremi olunca bize apar topar çıkmamız için yazı gönderildi. Çıkmama durumumuzda Çevik Kuvvet’in bizi tahliye edeceği söyleniyor. Sadece ev sahibi olanların kalmasını uygun gördüler. Kiracı olup evi yıkılanları şu an konteyner kentten tahliye etmek istiyorlar. Burada ev sahibi olan ve evi yıkılan 10 aile var şu an. Onları tahliye etmeyecekler. Önce tek başına yaşayanları çıkaracaklar. 2 yıldır burada yaşamayıp konteynerleri depo olarak kullananlar var. Onlara dokunulup dokunulmayacağını bilmiyorum. Yönetim sorunu ve ayrımcılık var. Adaletsizlik bu!
‘Ev tutup tutamayacağımız sorgulanmıyor’
‘Siz zaten kiracıydınız başka ev bulup kiraya çıkın’ deniliyor. Fakat şunu kaçırıyorlar; acaba biz kiralık ev tutabilecek durumda mıyız? Depremden kaynaklı piyasada bir fırsatçılık söz konusu. Kiralar aşırı artmış durumda. Depremden önce İzmir’de uygun fiyata oturabileceğimiz ev varken, şu an evler 10 bin lira. Arada ciddi bir uçurum var ve hala artış gösteriyor. Bu insanlar acaba bu kiraları karşılayacak durumda mı? Bunlar hiç sorgulanmıyor.
‘Kalıcı konut sorunumuz çözülmeden bizi çıkarmaya kalkıyorlar’
Hiçbir destek sunulmadan konteynerleri boşaltmalarının istendiğini ifade eden Yumlu, “Bir karşılaştırma yapmak için bunu söylemiyorum ama Maraş depremzedesine aylık 3 bin lira kira desteği verilirken bize bir kira desteği dahi sunulmuyor” dedi.
Yumlu, “Depremden sonra ev tutabilecek durumda olmadığım ve kendimi ekonomik ve psikolojik olarak toparlayamadığım için burada yaşıyorum. Kalıcı konut sorunumuz çözülmeden bizi çıkarmaya kalkıyorlar. Yapılan bu uygulama insan haklarına aykırı” diye vurguladı.
‘Bizi çıkardıklarında gidecek yerimiz yok’
“Bir senedir çıkacaksınız diye bize baskı yapıyorlardı. Kamuoyuna sesimizi duyurarak konteynerlerin boşaltılmasını engelledik ama şimdi yine aynı durumdayız” diyen Yumlu, sözlerini şöyle sonlandırdı:
Maraş’ta çok büyük çaplı bir deprem oldu ve İzmir yok sayılmaya başlandı. Yaşanan bir mağduriyeti gidermek için başka mağduriyetler yaratmaya çalışıyorlar. Bizi buradan çıkardıkları an sokakta kalacağız. Gidecek bir yerimiz yok.