24 Mart 2023 Cuma
Gazete Karınca
Örnek Resim
  • TÜMÜ
  • SEÇİM 2023
    Kürt siyasetçiler: Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları doğrultusunda adımlar bekliyoruz

    Kürt siyasetçiler: Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları doğrultusunda adımlar bekliyoruz

    Seçime 2 ay kaldı

    Son 52 gün: Seçime giderken neler oluyor, kim ne diyor?

    Sol Partili Tombul: Bize alan açılması talebimiz yok, amacımız dayanışmayı büyütmek

    Sol Partili Tombul: Bize alan açılması talebimiz yok, amacımız dayanışmayı büyütmek

    Sancar: Seçime Yeşil Sol Parti ile girileceğiz

    Sancar: Seçime Yeşil Sol Parti ile girileceğiz

  • MARAŞ DEPREMİ
    Depremin ardından Hatay | ‘İnsanlardan önce paranın konutu inşa ediliyor’

    Depremin ardından Hatay | ‘İnsanlardan önce paranın konutu inşa ediliyor’

    Depremzedeler, MHP’li başkanın arazisinden çıkarılmaya zorlanıyor

    Depremzedeler, MHP’li başkanın arazisinden çıkarılmaya zorlanıyor

    Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı: 42 depremzede çocuğun kimliği bilinmiyor

    Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı: 42 depremzede çocuğun kimliği bilinmiyor

    Kılıçdaroğlu, SPD Eş Başkanı Klingbeil ile görüştü

    Kılıçdaroğlu, SPD Eş Başkanı Klingbeil ile görüştü

  • ÖZEL
    • Çeviri
    • Röportaj
  • GÜNCEL
    • Bilim ve Teknoloji
    • Cezaevleri
    • Çalışma Yaşamı
    • Dünya
    • Eğitim
    • Ekoloji
      Maraş’ta 4.7 büyüklüğünde deprem

      AFAD: Maraş’ta 5.3’lük deprem meydana geldi

      Boru hattında sızıntı: Tonlarca ham petrol Dicle Nehri’ne aktı

      Boru hattında sızıntı: Tonlarca ham petrol Dicle Nehri’ne aktı

      Deprem bölgesindeki selde can kaybı 17’ye yükseldi

      Deprem bölgesi için sel uyarısı

      Meteoroloji’den 19 il için uyarı

      Meteoroloji’den Adana ve Antalya çevresi için sağanak uyarısı

    • Ekonomi
    • Kültür-Sanat
    • Medya
    • Sağlık
    • Forum
  • POLİTİKA
    Kılıçdaroğlu: Seçim birinci turda biter

    Kılıçdaroğlu: Seçim birinci turda biter

    Kürt siyasetçiler: Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları doğrultusunda adımlar bekliyoruz

    Kürt siyasetçiler: Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları doğrultusunda adımlar bekliyoruz

    Depremin ardından Hatay | ‘İnsanlardan önce paranın konutu inşa ediliyor’

    Depremin ardından Hatay | ‘İnsanlardan önce paranın konutu inşa ediliyor’

    Sol Partili Tombul: Bize alan açılması talebimiz yok, amacımız dayanışmayı büyütmek

    Sol Partili Tombul: Bize alan açılması talebimiz yok, amacımız dayanışmayı büyütmek

  • TOPLUMSAL CİNSİYET
    Tarikat yurdunda çocuklara şiddet

    Manisa’da bir erkek, annesini öldürdü

    Dernek ve hukuk örgütlerinden LGBTİ+’lara saldırıya kınama

    Dernek ve hukuk örgütlerinden LGBTİ+’lara saldırıya kınama

    İstismar davasında ‘iyi hal’ indirimi

    İstismar davasında ‘iyi hal’ indirimi

    Pakistan Demir’i öldüren Öner’e ağırlaştırılmış müebbet

    Pakistan Demir’i öldüren Öner’e ağırlaştırılmış müebbet

  • YAZARLAR
  • VİDEO
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Göster
  • TÜMÜ
  • SEÇİM 2023
    Kürt siyasetçiler: Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları doğrultusunda adımlar bekliyoruz

    Kürt siyasetçiler: Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları doğrultusunda adımlar bekliyoruz

    Seçime 2 ay kaldı

    Son 52 gün: Seçime giderken neler oluyor, kim ne diyor?

    Sol Partili Tombul: Bize alan açılması talebimiz yok, amacımız dayanışmayı büyütmek

    Sol Partili Tombul: Bize alan açılması talebimiz yok, amacımız dayanışmayı büyütmek

    Sancar: Seçime Yeşil Sol Parti ile girileceğiz

    Sancar: Seçime Yeşil Sol Parti ile girileceğiz

  • MARAŞ DEPREMİ
    Depremin ardından Hatay | ‘İnsanlardan önce paranın konutu inşa ediliyor’

    Depremin ardından Hatay | ‘İnsanlardan önce paranın konutu inşa ediliyor’

    Depremzedeler, MHP’li başkanın arazisinden çıkarılmaya zorlanıyor

    Depremzedeler, MHP’li başkanın arazisinden çıkarılmaya zorlanıyor

    Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı: 42 depremzede çocuğun kimliği bilinmiyor

    Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı: 42 depremzede çocuğun kimliği bilinmiyor

    Kılıçdaroğlu, SPD Eş Başkanı Klingbeil ile görüştü

    Kılıçdaroğlu, SPD Eş Başkanı Klingbeil ile görüştü

  • ÖZEL
    • Çeviri
    • Röportaj
  • GÜNCEL
    • Bilim ve Teknoloji
    • Cezaevleri
    • Çalışma Yaşamı
    • Dünya
    • Eğitim
    • Ekoloji
      Maraş’ta 4.7 büyüklüğünde deprem

      AFAD: Maraş’ta 5.3’lük deprem meydana geldi

      Boru hattında sızıntı: Tonlarca ham petrol Dicle Nehri’ne aktı

      Boru hattında sızıntı: Tonlarca ham petrol Dicle Nehri’ne aktı

      Deprem bölgesindeki selde can kaybı 17’ye yükseldi

      Deprem bölgesi için sel uyarısı

      Meteoroloji’den 19 il için uyarı

      Meteoroloji’den Adana ve Antalya çevresi için sağanak uyarısı

    • Ekonomi
    • Kültür-Sanat
    • Medya
    • Sağlık
    • Forum
  • POLİTİKA
    Kılıçdaroğlu: Seçim birinci turda biter

    Kılıçdaroğlu: Seçim birinci turda biter

    Kürt siyasetçiler: Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları doğrultusunda adımlar bekliyoruz

    Kürt siyasetçiler: Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları doğrultusunda adımlar bekliyoruz

    Depremin ardından Hatay | ‘İnsanlardan önce paranın konutu inşa ediliyor’

    Depremin ardından Hatay | ‘İnsanlardan önce paranın konutu inşa ediliyor’

    Sol Partili Tombul: Bize alan açılması talebimiz yok, amacımız dayanışmayı büyütmek

    Sol Partili Tombul: Bize alan açılması talebimiz yok, amacımız dayanışmayı büyütmek

  • TOPLUMSAL CİNSİYET
    Tarikat yurdunda çocuklara şiddet

    Manisa’da bir erkek, annesini öldürdü

    Dernek ve hukuk örgütlerinden LGBTİ+’lara saldırıya kınama

    Dernek ve hukuk örgütlerinden LGBTİ+’lara saldırıya kınama

    İstismar davasında ‘iyi hal’ indirimi

    İstismar davasında ‘iyi hal’ indirimi

    Pakistan Demir’i öldüren Öner’e ağırlaştırılmış müebbet

    Pakistan Demir’i öldüren Öner’e ağırlaştırılmış müebbet

  • YAZARLAR
  • VİDEO
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Göster
Gazete Karınca
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Göster
Ana Sayfa Manşet

Bu dem talan çağıdır

18 Kasım 2021 Perşembe - 09:33
- Manşet, Ruşen Seydaoğlu, Yazarlar
Bu dem talan çağıdır
Share on FacebookShare on Twitter

Ruşen Seydaoğlu

Mevsimlik işçileri taşıyan bir kamyon devrilir, ajanslarda bir sürü yaralı, birkaç ölü olduğu haberi geçer. Haberi okuruz, izleriz, belki biraz üzülür sonra devam ederiz. Peki ama o sırada aslında ne olur? Arkadan başka mevsimlik işçileri taşıyan başka kamyonlar geliyordur. O kamyonlarda güneşten kavrulmasın diye yüzlerini örtmüş başka işçiler vardır. Tıkıştırılıp
yüklendikleri kamyon kasasının farklı köşelerinde yolu ya da birbirlerini izliyorlardır. Maalesef o birkaç ölünün ve bir sürü yaralının yeri çoktan doldurulmuştur.

Ölenler, yeri doldurulanlar ve kalanlar için artık toprak sahiplerinin “kader” dedikleri hayat devreye girer. Kalanlara birkaç ay boyunca geldikleri yerlerden bile daha fena koşullarda para biriktirmek, yılın iş bulamadıkları diğer kısmında ise sadece aç kalmamak için maaile ırgatlık düşer. Maaile aynı şeyler yaşanmaz elbette. Irgat kadınlar daha ırgattır. Devasa kentlerin yoksul semtlerinde de benzer siluetler gezer. Omuzları çökmüş kadınlar, gün henüz aydınlanırken çamurların içinden geçip hayat değiştirir gibi, kent değiştirir gibi semt değiştirir. Bu yol önce başkasının işini, döndüğünde ise kendi evinin işini çekip çevirecek acele adımlarla sürmek zorundadır.

Vardiyalar, faturalar, günleri kahvede geçen erkeğin el koyduğundan kalan olursa ay sonunu getirmeye çalışmalar, bu ay bir çocuğa, gelecek ay diğer çocuğa ayakkabı alma hesapları falan. İşçi kadınlar daha işçidir. Ofisler, plazalar, devlet daireleri, çalışılan ama neyin üretildiğinin, kimin kazandığının, kazanç denilenin ne olduğunun en muğlak olduğu yerler. Yevmiyelerin yerini aylıkların aldığı, sigortalı çalışmanın hayatı garanti altına aldığının sanıldığı, bu sırada hayatın akıp gittiği tüm gaileler. O işlere girmeden evvel-nihayetinde o işlere girebilmek mümkün olsun diye aşındırılan kampüslerde emek satılamaz diyen kadınların “kendi ayakları üzerinde durabilmenin” evinin kirasını ödemekten geçtiğiyle çarpıştığı yol ayrımları. Sahiden de çoğumuzun karşı cinsin psikolojisine yaptığı katkılar, önümüze konan faturaları ödeme
zorunluluğumuz sebebiyle yarıda kesilir.*

Zaten yoksulların aşk hikayeleri de romanlarda anlatıldığı gibi romantik değildir. Eşit olmayanların birbirlerini sevemeyeceği, bilinen en eski hakikatlerdendir. Yakılan evler, boşaltılan köyler, barajlar, kondular ya da aitlik diye giydirilenler üzerine kurulan yeni hayatlar fazlasına da yer bırakmaz. Bir aileden başka bir aileye, bir tüccarın iş yerinden başka bir tüccarın iş yerine seyrederken iliklerine kadar sömürülen, lokması sayılan, yaşamı gasp edilen olma hali devam eder. Sömürülürken bile eşit olmayan kadınlar, köleliğini de “namusuyla” sürdürmek zorundadır. Çünkü erkekler-patronlar çalışmana izin verdiği, seni işe kabul ettiği anda bildiği tek şeyi yapar, zihnini, ruhunu, bedenini, her şeyini satın aldığını
sanır, öyle davranır. İyi ama Antipatros kandırdı mı bizi? Halbuki tahıl öğütmek için icat edilen su değirmenine dizdiği övgülerde kadınlara başka bir hikâye anlatmıştı;

Ey değirmenci kadınlar, değirmen taşını döndüren kola dokunmayın ve rahatça uyuyun! Horozun güneşin doğuşunu haber vermesine aldanmayın! Dao, kölelerin işini su perilerine yükledi; işte, onlar çarkın üzerinde neşeyle sekiyor ve işte sarsılan dingil, devingen ağır taşı gıcırtılarıyla yuvarlıyor. Babalarımız gibi yaşayalım ve tanrıçanın bize bağışladığı nimetlerin tadını aylak aylak çıkaralım.

İşler öyle yürümedi, yürümüyor.

Kapitalist uygarlığın yarattığı her şeyde olduğu gibi köleliğin de cinsiyeti oluyor. Kadının tarihsel olarak üretimle kurduğu bağın, dişil-üretken enerjinin yerine tüketilecek olan için çalışmayı koyan akıl-sistem, kendini örgütlerken kadının toplumsal cinsiyet rollerine dayanıyor. Bu yüzden kadın yoksulluğu, köleliğin sebep olduğu bu büyük mutsuzluk, çaresizlik ve kabulleniş içinde en derini haline geliyor. Bunun karşısında çalışma hakkı, çalışma koşullarının iyileştirilmesi, iş hayatında kadın ve erkek arasındaki ücret eşitsizliğinin ortadan kaldırılması, iş yerlerinin kadın bakış açısına duyarlı bir mimariyle yapılması ve bu vesileyle kadınların kamusal alanda daha görünür olacağı da bir mücadele alanı-iddiası olarak kendini sürdürür. Var olan sistemi düzeltmek sorunu çözmüyor olsa da yarattığı etkiler çözmeye dair yeni yollar açma potansiyeli taşıyor. Yine de engel olamıyorum, kulağımda uğuldayan başka bir ses daha var; “Çalışın, çalışın emekçi takımı, toplumsal serveti ve kendi yoksulluğunuzu artırmak için çalışın ki, daha yoksul hale gelin; çalışın ki böylece çalışmak ve yoksul olmak için daha fazla nedeniniz olsun. Kapitalizmin katı yürekli yasası böyledir.”**

Çalışma hakkı ve tembellik hakkı bir kez daha çarpışıyor. Tembellik hakkı ne kadar çalışmamak anlamına gelmiyorsa bir o kadar da yaşamaktan, toplumsal-politik üretimden kopmamak anlamına geliyor. Yaşamanın hakkını verecek kadar çalışmak, yaşamanın önüne geçmeyecek kadar çalışmak tembellik hakkının çalışma anlayışını veriyor. Ama çalışma hakkıyla üretilenin kapitalizme ve onun imtiyazlılarına sunulması arkasını dönüp gittiği şeyin ta kendisi oluyor.

Demokratik, ekolojik, kadın özgürlükçü paradigma da tembellik hakkına yakın bir yerden “üretimi” esas alırken ekonominin tüketim ilişkileri ve zenginleşmeye hapsedilerek aslında ters yüz edilerek ele alınmasına köklü bir itiraz sunuyor. Bu itiraz, yaşamın her alanında ekonomi politiğin var olduğunu, kâr ve ücretlendirmenin ise insanın doğayla-toplumla kurduğu ilişkilerdeki anlamı bozduğunu görme fırsatı doğuruyor. Çünkü kölelikten doğan yoksulluk tüm büyüleyiciliğiyle kadın kalmanın, elbette barınmanın, beslenmenin, korunmanın ve toplumsallaşmanın kaderleştiği-kısmetse yaşanacağı, insanın yaşama dair ne varsa yoksun kaldığı, teselliyi efendilerde gördüğü yere denk geliyor.

Haliyle başkasının fıstık kabuklarını soymaktan elleri nasırlaşmış kadının emeğini, yevmiyesini arttırmakla; 14 yaşında mevsimlik işçilik yapan kız çocuğunun yoksulluğunu/yoksunluğunu tabletle, internetle açıkladığımızda ihmal edilen, bütünselliği istemeyerek de olsa parçaladığımız bir zemin oluşuyor. Çünkü artan yevmiye, daha çok banyo-tuvalet, internet vs. ya da en genel ifadeyle çalışma koşullarının iyileştirilmesi, azla yetinerek, zora razı gelerek aşırı tüketime mahkûm edilmiş burjuvazinin midesini ölçüsüzce genişletiyor. Çalışmak hâlâ kapitalizm için çalışmaktan fazlasına dönüşemiyor. Yeterince ürettiğini yeterince tüketen, ürettiğini yöneten özne, emek verenin kendisi olmadıkça ulus ötesi şirketler, holdingler, toprak sahipleri, babalar, kocalar özne olmaya devam ediyor.

Günün sonunda kapitalist sistem içinde çalışmak, sahiden de insanın özgürlük gibi, sanat- siyaset üretmek gibi, direnmek gibi, ekmeğin kutsallığına inanmak gibi soylu arzularını kısıtlayarak yoksulluğun/yoksunluğun derinleşmesinden başka bir yere çıkmıyor.


*Virginia Woolf, Kendine Ait Bir Oda
**Paul Lafargue, Tembellik Hakkı
Etiketler: AntipatrosBu dem talan çağıdırkapitalistruşen seydaoğlutembellik

SON YAZILAR

Simgesel ötekiler: Kürtler

Simgesel ötekiler: Kürtler

24 Mart 2023
Olası İstanbul depremi

Olası İstanbul depremi

24 Mart 2023
Suriye ve Suudi Arabistan, büyükelçilikleri açma konusunda anlaştı

Suriye ve Suudi Arabistan, büyükelçilikleri açma konusunda anlaştı

23 Mart 2023
Kılıçdaroğlu: Seçim birinci turda biter

Kılıçdaroğlu: Seçim birinci turda biter

23 Mart 2023
Şenyaşar ailesi ilk iftarlarını adliye önünde açtı

Şenyaşar ailesi ilk iftarlarını adliye önünde açtı

23 Mart 2023
Erdoğan temel atma töreninde konuştu: Bu kadar hızlı toparlanacak başka ülke yoktur

Erdoğan temel atma töreninde konuştu: Bu kadar hızlı toparlanacak başka ülke yoktur

23 Mart 2023

VİDEO HABER

Mevcut Oynatılan

Depremin ardından Hatay | ‘İnsanlardan önce paranın konutu inşa ediliyor’

Depremin ardından Hatay | ‘İnsanlardan önce paranın konutu inşa ediliyor’

Depremin ardından Hatay | ‘İnsanlardan önce paranın konutu inşa ediliyor’

Özel
‘Bu, Akşener’in intihar mektubudur’

‘Emek ve Özgürlük İttifakı’nın son kararı taviz olarak görülmemeli’

Video
2023 Diyarbakır Newrozu’nu halk nasıl değerlendirdi?

2023 Diyarbakır Newrozu’nu halk nasıl değerlendirdi?

Video
Bahadır Altan yanıtladı: Kılıçdaroğlu-HDP görüşmesi ne anlam ifade ediyor?

Bahadır Altan yanıtladı: Kılıçdaroğlu-HDP görüşmesi ne anlam ifade ediyor?

Video
İttifaklar, Kürt seçmen | ‘AKP, HÜDA PAR’la devletin ilişkisini güncelliyor’

İttifaklar, Kürt seçmen | ‘AKP, HÜDA PAR’la devletin ilişkisini güncelliyor’

Video

Gazete Karınca

  • HAKKINDA
  • KÜNYE
  • TÜM HABERLER

© 2023 Gazete Karınca - Tüm Hakları Saklıdır!

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Göster
  • TÜMÜ
  • SEÇİM 2023
  • MARAŞ DEPREMİ
  • ÖZEL
    • Çeviri
    • Röportaj
  • GÜNCEL
    • Bilim ve Teknoloji
    • Cezaevleri
    • Çalışma Yaşamı
    • Dünya
    • Eğitim
    • Ekoloji
    • Ekonomi
    • Kültür-Sanat
    • Medya
    • Sağlık
    • Forum
  • POLİTİKA
  • TOPLUMSAL CİNSİYET
  • YAZARLAR
  • VİDEO

© 2023 Gazete Karınca - Tüm Hakları Saklıdır!