27 Ocak 2023 Cuma
Gazete Karınca
Örnek Resim
  • TÜMÜ
  • ÖZEL
    • Çeviri
    • Röportaj
  • GÜNCEL
    • Bilim ve Teknoloji
    • Cezaevleri
    • Çalışma Yaşamı
    • Eğitim
    • Ekonomi
    • Medya
    • Sağlık
  • POLİTİKA
    HDP’li Oluç: AYM, Cumhur İttifakı’nın siyasi baskılarına boyun eğmiştir

    HDP’li Oluç: AYM, Cumhur İttifakı’nın siyasi baskılarına boyun eğmiştir

    Altılı Masa’dan ortak açıklama: TBMM yenileme kararı almazsa Erdoğan aday olamaz

    Altılı Masa’dan ortak açıklama: TBMM yenileme kararı almazsa Erdoğan aday olamaz

    Hesaplarına bloke konulan HDP’den kampanya kararı

    HDP’nin ‘Hazinemiz halkımızdır’ kampanyasına yoğun ilgi

    Cihan Paçacı, İYİ Parti’deki görevinden istifa etti

    Cihan Paçacı, İYİ Parti’deki görevinden istifa etti

  • TOPLUMSAL CİNSİYET
    Firdevs Babat davası | Fail ‘can güvenliği’ bahanesiyle naklini istedi

    Firdevs Babat davası | Fail ‘can güvenliği’ bahanesiyle naklini istedi

    Kadın başkanın şerhine rağmen ‘Erkek Hakları Komisyonu’ kararı

    Kadın başkanın şerhine rağmen ‘Erkek Hakları Komisyonu’ kararı

    Konya’da kadın katledildi, Kayseri’de şiddet!

    Yine erkek şiddeti: İki kadın öldürüldü, biri ağır yaralandı

    Almanya, İstanbul Sözleşmesi’ni tam uygulamaya başlıyor

    Almanya, İstanbul Sözleşmesi’ni tam uygulamaya başlıyor

  • EKOLOJİ
    Patlayıcı madde tesisine köylülerden tepki: Ekosistemi bozacak tesisi istemiyoruz

    Patlayıcı madde tesisine köylülerden tepki: Ekosistemi bozacak tesisi istemiyoruz

    Türkiye’nin ‘ilk iklim davası’nda karar çıktı: Emsal niteliği taşıyor

    Türkiye’nin ‘ilk iklim davası’nda karar çıktı: Emsal niteliği taşıyor

    Ardahan buz tuttu: Göller, şelaleler dondu

    Ardahan buz tuttu: Göller, şelaleler dondu

    Abdullah Aysu: Gıda krizi mutfağa destursuz giriyor

    Abdullah Aysu: Gıda krizi mutfağa destursuz giriyor

  • KÜLTÜR-SANAT
    • Kitap
  • DÜNYA
  • YAZARLAR
    • Forum
  • Video
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Göster
  • TÜMÜ
  • ÖZEL
    • Çeviri
    • Röportaj
  • GÜNCEL
    • Bilim ve Teknoloji
    • Cezaevleri
    • Çalışma Yaşamı
    • Eğitim
    • Ekonomi
    • Medya
    • Sağlık
  • POLİTİKA
    HDP’li Oluç: AYM, Cumhur İttifakı’nın siyasi baskılarına boyun eğmiştir

    HDP’li Oluç: AYM, Cumhur İttifakı’nın siyasi baskılarına boyun eğmiştir

    Altılı Masa’dan ortak açıklama: TBMM yenileme kararı almazsa Erdoğan aday olamaz

    Altılı Masa’dan ortak açıklama: TBMM yenileme kararı almazsa Erdoğan aday olamaz

    Hesaplarına bloke konulan HDP’den kampanya kararı

    HDP’nin ‘Hazinemiz halkımızdır’ kampanyasına yoğun ilgi

    Cihan Paçacı, İYİ Parti’deki görevinden istifa etti

    Cihan Paçacı, İYİ Parti’deki görevinden istifa etti

  • TOPLUMSAL CİNSİYET
    Firdevs Babat davası | Fail ‘can güvenliği’ bahanesiyle naklini istedi

    Firdevs Babat davası | Fail ‘can güvenliği’ bahanesiyle naklini istedi

    Kadın başkanın şerhine rağmen ‘Erkek Hakları Komisyonu’ kararı

    Kadın başkanın şerhine rağmen ‘Erkek Hakları Komisyonu’ kararı

    Konya’da kadın katledildi, Kayseri’de şiddet!

    Yine erkek şiddeti: İki kadın öldürüldü, biri ağır yaralandı

    Almanya, İstanbul Sözleşmesi’ni tam uygulamaya başlıyor

    Almanya, İstanbul Sözleşmesi’ni tam uygulamaya başlıyor

  • EKOLOJİ
    Patlayıcı madde tesisine köylülerden tepki: Ekosistemi bozacak tesisi istemiyoruz

    Patlayıcı madde tesisine köylülerden tepki: Ekosistemi bozacak tesisi istemiyoruz

    Türkiye’nin ‘ilk iklim davası’nda karar çıktı: Emsal niteliği taşıyor

    Türkiye’nin ‘ilk iklim davası’nda karar çıktı: Emsal niteliği taşıyor

    Ardahan buz tuttu: Göller, şelaleler dondu

    Ardahan buz tuttu: Göller, şelaleler dondu

    Abdullah Aysu: Gıda krizi mutfağa destursuz giriyor

    Abdullah Aysu: Gıda krizi mutfağa destursuz giriyor

  • KÜLTÜR-SANAT
    • Kitap
  • DÜNYA
  • YAZARLAR
    • Forum
  • Video
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Göster
Gazete Karınca
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Göster
Ana Sayfa Yazarlar Azad Barış

Büyük yalan, Kürt basını ve Şebnem Korur Fincancı

Azad Barış

29 Ekim 2022 Cumartesi - 00:05
- Azad Barış, Manşet, Yazarlar
Büyük yalan, Kürt basını ve Şebnem Korur Fincancı
Share on FacebookShare on Twitter

Siyasal rejim olağanüstü hali Kürtler, muhalif ve farklı görüşlerin alanını daraltmak için kullanmaya devam ederken, toplumun tüm kesimlerinde bir korku iklimi hâkim kıldı. Son olarak ev baskınlarıyla gözaltına gazetecilerin yanı sıra Şebnem Korur Fincancı’nın tutuklanması gibi örnekler üzerinden bu korku iklimini yaymayı, muhalefeti baskılamayı, ifade, özgürlük ve politik aktivizm alanlarını daraltmayı hedefleyen ve sivil topluma yönelen kasıtlı ve yaygın saldırıların seçim öncesinde devam edeceği anlaşılmaktadır. Korku kültürünü hâkim kılarak, şiddet ve polarizasyonu toplumsal ve siyasal tahakkümün inşasında yegane araç olarak egemen kılıp sindirme ve baskılarla ideal toplum kurgusunu sistemleştirmektedir. Söz konusu bu sistematik mekanizmayla korkuyu alışılagelmiş bir kültür, şiddeti gündelik hayatın bir parçası olarak yaymaya çalışmaktadırlar.

Korku ve şiddet  olgularının geçmişte olduğu gibi, günümüzde de toplumsal ve bireysel özgürlükler için son derece önemli olgular oldukları söylenebilir. Bireysel ve toplumsal boyutlarıyla geniş bir süreklilik üzerinde ele alınabilecek bu iki olgu, toplumlarda yönetim biçimlerinden yaşayış biçimlerine kadar her türlü süreci etkileyen bir zemin oluşturmuşlardır. Özellikle dördüncü alan olarak tanımlanan medya ve onun bir alt segmenti olan dijital medyanın rejimin siyasal amaçları doğrultusunda başvurduğu karalama kampanyaları özgür basın, siyasi partiler ve sivil toplum aktörleri başta olmak üzere bütün muhalif kesimleri düşman olarak göstermektedir. Korku, endişe ve şiddetle bir algı ve yönetim atmosferi oluşturan, organik medya patronları ve trollerle şiddet toplumunun taşlarını döşerken, iktidarın siyasi elitleri ise o talimatlarla adrese teslim haysiyet ve  siyasi kıyımlar yapmaktadırlar. Bütün bunların yanı sıra ayrıştırıcı ve ötekileştirici olmaktan da geri durmuyorlar.

İletişim ve medya araçlarının kimi zaman da insanlığı büyük felaketlere sürükleyen, otoriter ve totaliter rejimlerin inşasında oldukça işlevselleştirilen mecralar olduğu bilinmektedir. Bunun en bariz örneklerinden biri Alman faşizminin bir kitle propagandası olarak basın ve yayını etkin bir şekilde kullanma örneğidir. Nazizmin inşasında basın ve medyanın rolü aradan geçen zamanda daha iyi anlaşılmıştır. Mesleki olarak gazeteci olan Hitler’in Propaganda Bakanı Goebbels, Nazizmin en “Büyük Yalan Teorisini” basın üzerinden yaygınlaştırarak bir prensip haline getirmişti. Goebbels’in prensibi olarak bilinen “büyük yalan teorisinin” temel denklemi; “eğer bir yanlış birçok kez tekrarlanırsa, insanların yanlışı doğru olarak kabul edeceklerine” dair varsayımdır. Nitekim Goebbels liderliğindeki Propaganda Bakanlığı, Nazi Almanya’sındaki medyayı, sinemayı, sanatı, bilimi ve sermayeyi hızlı bir şekilde ele geçirmiş ve uzun bir süre denetlemişti.

Nazi Almanya’sının kitleler üzerinde kurduğu mutlak baskı sistemi, günümüz Türkiye’sinin mevcut resminin anlaşılmasında da oldukça önemli bir ayna görevi görmektedir. Bugünün medyası kendisini bu temel üzerinde inşa etmiş ve kitleyi etkileme metodu olarak o dönemin bütün propaganda araçları ve biçimlerini harfiyen uygulamaktadır. Özellikle son yirmi yıla yakın bir süredir “Siyasi İslam” olarak ortaya çıkan AKP gibi bir yapının medya dili ve bu dil üzerinden inşa ettiği ırkçı ve dinci kimlik ve kültürel iktidar inşa arayışı bu durumun en çarpıcı örneklerinden biridir. Nazi Almanya’sının Goebbels pratikleri, bugün birçok açıdan mevcut rejimin medyaya biçtiği rolle çok büyük paralellikler oluşturmaktadır.

Özellikle siyasal olanın siyaset dışına itilmesi ve siyasal olmayanın siyasileştirilmesi paradoksu Nazilerin siyasi pratikleriyle aynı paralellikte yürümektir. Toplumu kutuplaştırma ve toplumun belirli bir kesimini düşmanlaştırma mantığı benzer bir mekanizmaya tekabül etmektedir. Yine büyük yalanlarla büyük üstünlüklere ulaşma hususu bu siyasi yapının en önemli becerilerinden biri olarak ön plana çıkmaktadır. Ötekileştirme, korku kültürü ve nefret söylemi dahil, Kürtler başta olmak üzere bütün muhaliflere karşı pervasızca kullanılan bu yalanların başka bir izahatı yoktur. Özellikle küreselleşme ve onun beraberinde getirdiği sentetik yerel ve milli kimlik vurgusu havuz medyasında oldukça derin etkiler bırakmış ve topluma yansıma efektleri çok ağır bastığı bariz bir şekilde ortada durmaktadır. Bu ithal otoriter ve totaliter pratiklerin örneklerine ileride daha çok rastlayacağımız son basın yasası düzenlemesi ve sonrasında gelişen örneklerle daha da netleşmiştir.

Örneğin, medyanın içerik üretimi konusunda güç ve erk “pazarında” tek güç olarak üstünlüğünü rakipsiz bir şekilde sürdürmesi, rejimin bir projesi olarak işlev görmektedir. Siyasi iktidarın bir “beka” meselesi olarak gördüğü bu seçimlerde, bütün bu alanlar üzerinde mutlak bir baskı mekaniği kurarak elinde bulundurduğu, bütün medya cihazlarını daha da işlevsel bir hale getirdiği görülmektedir. “Yeterince büyük bir yalan söylerseniz ve tekrar ederseniz bu yalanı, insanlar sonunda buna inanmaya başlayacaktır” düsturuyla dünyanın en büyük yalanlarını Şebnem hocanın özgünlüğünde söylediler ve başka case’lerde de söylemeye devam edecekler. En son hem özgür basın emekçilerinin evlerine yapılan baskın hem de Şebnem hocanın linç meselesi ile ilgili basın başta olmak üzere siyasi talimatlar birbirleriyle uyumlu bir yalan makinası gibi çalıştı. Çünkü ahlaki çürüme yaşayan yapılar için büyük yalan teorisi insan hayatının bir parçası olarak görülür.

Örneğin, toplumun yarısının vatan haini olduğunu söylemek, büyük bir yalandır, çünkü bir ülkede yaşayan insanların yarısı vatan haini olamaz! Bu konuda kabul edilmiş hiçbir “vatan teorisi” yok. Bu büyük bir yalandır, çünkü söylenen “yalan ne kadar büyük olursa o kadar etkili olur ve insanların o yalana inanması da o kadar kolaylaşır” prensibi üzerine kurulan bir kurgudur. Dolayısıyla yalanın büyük ustasının da söylediği gibi “Devlet, muhalefeti bastırmak için tüm güçlerini kullanması açısından, yalan hayati bir önem taşımaktadır; çünkü gerçek doğru yoldur ve bu da devletin en büyük düşmanıdır.” Onun için beka sorunu aynı amaca hizmet eden, büyük bir yalandır.

Muhalifler teröristtir söylemi külliyen yalandır. Özgür basının veya Şebnem hocanın suç işlediği iftirası boyalı bir yalandır. Kürtlerle, kadınlarla, ötekilerle, dinler ve inançlarla ilgili söyledikleri her şey o büyük yalanın bir türevidir. Akıl hocaları Goebbels’in nasihatleriyle beslendikleri için “sadece bir rakibe odaklanıyorlar ve kötü giden her şeyin suçunu onun üzerine yıkıyorlar”. Bu seçimlerde de aynı şeyi devam edecekler, hem medyada hem de meydanlarda ama yalanın tarihteki akıbeti malumdur.


 

Azad Barış kimdir?

Dr. Azad Barış, sosyolog, akademisyen, yazar, aktivist ve Spectrum House Araştırma ve Düşünce Kuruluşu Genel Direktörü. Lisans ve yüksek lisans derecelerini Hamburg Üniversitesi Sosyoloji Bölümü’nden, doktora derecesini ise felsefe alanında Leuphana ve Ruhr Üniversitesi’nden almıştır. Leuphana Üniversitesi’nde Kültürlerarası İletişim ve Uygulamalı Kültürel Çalışmalar alanında öğretim görevlisi olarak görev yapmıştır. 1998’den beri Êzidîler başta olmak üzere azınlıklarla ilgili birçok projede yer almıştır. Avrupa içi entegrasyonu, neoliberalizm ve sosyalizasyon teorileri başta olmak üzere sosyal bilimler alanında çalışmalar yapmaktadır. Ayrıca azınlıklarla ilgili kültürel antropolojik ve inanç kökenleri üzerine birçok çalışması bulunmaktadır. Bugüne kadar uluslararası birçok gazete ve dergide makale ve yazıları yayınlanmıştır. Kuruluşlarından itibaren Yeni Yaşam Gazetesi’ne ve Gazete Karınca’ya yazılar yazmaktadır.

Etiketler: azad barışbüyük yalanKürt basınıŞebnem Korur Fincancı
Önceki Haber

Cumhuriyet’in ikinci yüzyılına girerken devletleştirilmek istenen Alevilik

Sonraki Haber

9 gazeteci tutuklandı

Sonraki Haber
9 gazeteci tutuklandı

9 gazeteci tutuklandı

SON YAZILAR

Güçlü ortaklıklar, savaş endüstrisi ve insan hakları

Güçlü ortaklıklar, savaş endüstrisi ve insan hakları

27 Ocak 2023
Güne umutla bakmak…

Güne umutla bakmak…

27 Ocak 2023
HDP’li Oluç: AYM, Cumhur İttifakı’nın siyasi baskılarına boyun eğmiştir

HDP’li Oluç: AYM, Cumhur İttifakı’nın siyasi baskılarına boyun eğmiştir

26 Ocak 2023
Çalışma Bakanı Bilgin: Asgari ücrete ikinci zam tartışmasını anlamlı bulmuyorum

Bakan Bilgin: EYT’de ilk maaşların Mart’ın 1’inde ödenmesini bekliyoruz

26 Ocak 2023
Altılı Masa’dan ortak açıklama: TBMM yenileme kararı almazsa Erdoğan aday olamaz

Altılı Masa’dan ortak açıklama: TBMM yenileme kararı almazsa Erdoğan aday olamaz

26 Ocak 2023
Hesaplarına bloke konulan HDP’den kampanya kararı

HDP’nin ‘Hazinemiz halkımızdır’ kampanyasına yoğun ilgi

26 Ocak 2023

VİDEO HABER

Mevcut Oynatılan

Ne, Nerede, Ücretsiz?

Ne, Nerede? Ücretsiz?

Ne, Nerede, Ücretsiz?

Video
‘HDP kapatma davasında karar seçime birkaç gün kala çıkabilir’

‘HDP kapatma davasında karar seçime birkaç gün kala çıkabilir’

Politika
HDK Genel Kurula hazırlanıyor: Hedef daha aktif meclisler kurmak

HDK Genel Kurula hazırlanıyor: Hedef daha aktif meclisler kurmak

Video
Bahçeli gazeteci Yıldız Yazıcıoğlu’nun sorusundan neden rahatsız oldu?

Bahçeli gazeteci Yıldız Yazıcıoğlu’nun sorusundan neden rahatsız oldu?

Video
İBB’den her yaştan çocuğa deprem eğitimi

İBB’den her yaştan çocuğa deprem eğitimi

Video

Gazete Karınca

  • HAKKINDA
  • KÜNYE
  • TÜM HABERLER

© 2023 Gazete Karınca - Tüm Hakları Saklıdır!

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Göster
  • TÜMÜ
  • ÖZEL
    • Çeviri
    • Röportaj
  • GÜNCEL
    • Bilim ve Teknoloji
    • Cezaevleri
    • Çalışma Yaşamı
    • Eğitim
    • Ekonomi
    • Medya
    • Sağlık
  • POLİTİKA
  • TOPLUMSAL CİNSİYET
  • EKOLOJİ
  • KÜLTÜR-SANAT
    • Kitap
  • DÜNYA
  • YAZARLAR
    • Forum
  • Video

© 2023 Gazete Karınca - Tüm Hakları Saklıdır!