Deprem bölgesinde çalışan gönüllülerin izlenimleri;
- Depremin ilk günlerinde arama kurtarma ekiplerinde ekipman eksiği vardı.
- Adıyaman Valiliği, AFAD ekiplerini enkazlardan çekti.
- Yardımların merkezi bir yerde toplanması halkın ulaşımını engelliyor.
- Halen en temel ihtiyaç çadır.
- Hijyen malzemeleri ve bebek ürünleri eksik.
- Deprem bölgelerini terk edenlere gittikleri yerlerde de destek sunulmalı.
Maraş merkezli depremlerin etkilediği kentlerden Adıyaman, Hatay, Maraş ve Adana’da gönüllü olarak çalışanlar*, deprem bölgelerine dair izlenimlerini Gazete Karınca’ya anlattı.
Adıyaman ve Hatay’da gönüllü arama kurtarma çalışmasına katılan iki gönüllü
Ahmet:
Ben Kızılay gönüllüsüyüm ama Kızılay ekipleriyle gitmedim. AFAD’da olan bir tanıdığımla birlikte yardım etmek için gittim. Sadece gönüllüydüm. Depremin ikinci günü Adıyaman’a gittik. 3 gün Adıyaman’daydık. Profesyonel ekipler Adıyaman’a gelince Hatay’a geçtik. Ve 3 günde Hatay da kaldık. Arama kurtarma ekiplerinin ekipmanlarında ciddi bir eksik vardı. Deprem’in 3’üncü, 4’üncü gününden sonra gelmeye başladı ekipmanlar. Biz cuma günü bile termal kameralarla canlı olan yerleri görüntüledik. Termal kameralar, ekipmanlar zamanında olmuş olsaydı biraz daha fazla insan sağ çıkabilirdi.
Gönderilen TIR’lar elbette yerlerine ulaştı ama organizasyon sıkıntısından dolayı ciddi bir israf oldu. Oradaki en temel ihtiyaç powerbank. Jeneratörleri bağlıyorlar ama sokak arasındaki insanların hiçbir şekilde elektriğe ulaşma şansları yok. Enkazdan topluyorlar ama ne kadar yeterli bilemiyorum. Çadır halen çok ciddi bir problem. Çadırkentler kuruluyor ama orada halen milyonlarca insan var. Giden yardımların hepsi merkezi bir alanda toplanıyor. Örneğin Adıyaman’da valilikte toplanıyordu. Hatay’da AKOM’da toplanıyordu ama ara sokaklara o yardım malzemeleri inmiyor. İnsani kuruluşların hepsinin depremin merkez üssü Kahramanmaraş diye oraya gitmesi diğer illerde ciddi bir eksiklik yarattı. Hangi kuruma baksam Kahramanmaraş’taydı. Adıyaman’da biz hiç kimseyi göremedik. Zaten Adıyaman ikinci depremden sonra yerle bir oldu. Adıyaman’daki ekip yetersizdi ve kentteki yıkım Hatay’daki yıkıma eş değerdi.
‘Emir demiri keser…’
Mehmet:
İllere göre ayırmak gerekiyor yardım çalışmalarını. Mesela birçok ilde yol çökmüştü. Helikopterle ulaşım yapılmış ama helikopterlerin kapasitesi ne kadar? Adıyaman valisi sanırım görevden alınmış ama o valinin yapmış olduğu işlemler kontrol edilmeli. ‘Neden bu tarz aksaklıklar oldu, öncelikleri ne olmalıydı?’ diye araştırılmalı.
Ahmet:
Bunu şöyle örnekleyeyim; Adıyaman’da depremin ikinci gününde sevk edildiğimiz enkazdan ses aldık. Emre diye bir genç. 7 katlı bir binanın en alt katındaydı ve ulaşımı zordu. AFAD’dan, İSMAK’tan 50 kişilik bir ekip vardı orada. Valilik, AFAD ekibini ‘Siz bizden izinsiz gittiniz, hakkınızda soruşturma başlatacağız, tekrar Valiliğe dönün’ diye ses aldığımız halde geri çağırdı. O ekibin içerinden 5-10 kişi ‘Biz sizi dinlemiyoruz, gerekirse AFAD kimliğimizi bırakırız’ diye bizimle beraber kaldı. Ama diğerleri el mahkum, geri dönmek zorunda kaldılar. Sonradan öğrendiğimize göre geri dönenler hiçbir yere sevk edilmemişler. Valilik önünde, ateş başında oturmuşlar. Tamamen ‘Emir demiri keser’ mevzusu oldu. biz o çocuğu yine çıkardık. Çok şükür yaşıyordu. Annesini de canlı çıkarabildik.
‘Diğer ekipler gittikten sonra Emre’yi çıkarma sürecimiz uzadı’
Mehmet:
Biz sadece Emre’den ses alabiliyorduk. Ona ulaşabilmemiz bile bir buçuk gün sürdü. O sebeple bir ambulans getirtmiştik. Annesi sağ çıktı ama bilinci kapalıydı. Yine orada 3-4 saat aşağıda 12 yaşındaki Yusuf’u kurtarmak nasip oldu.
Ahmet:
Diğer ekipler gittikten sonra bizim Emre’yi çıkarma sürecimiz uzadı. Gece boyunca iyi olsun diye bir yandan çalışıp diğer yandan onunla sohbet ettik. Babasını ve kız kardeşlerini maalesef EX aldık. Hatay’da canlı bulamadık maalesef. Ama en azından insanlar cenazelerine kavuşmuş oldu.
Maraş’ta arama kurtarma yapan UMKE gönüllüsü
Fatih:
Depremin boyutu görünce daha iyi anlaşılıyor. Bu durum görülmeden anlaşılacak bir halde değil. Büyük bir enkaz var ama arama kurtarma çalışmaları halen devam ediyor. Sağ çıkan insanlar oluyor. Bu kadar büyük çaplı bir depremde elbette ki organizasyon konusunda sorunlar oluyor. Bu sıkıntılar hem insanlar hem de bizim için süreci zorlaştırdı ama herkes elinden geldiği kadar yardım etmeye çalıştı. Hatta daha fazlasını yaparak bu organizasyon sıkıntısını gidermeye çalıştı. Tabii ki geç ulaşan malzemelerin dışında da başka sıkıntılarımız oldu ancak elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalıştık.
Almanya’dan psikososyal destek veren bir organizasyonla gelen gönüllü
Ayşe:
Psikososyal manevi destek veriyoruz. Gönüllü olarak geldik ve şimdi bundan sonraki organizasyonu yapmak için Almanya’ya dönüyoruz. Adana ve Antakya’da bulunduk. Antakya’da çadır alanları kurulmaya başlandı ama daha fazla ihtiyaç var. Halen enkaz altından çıkarılması beklenenler çok fazla insan var. Antakya’da koku başladı bile şimdiden.
Şu an en temel ihtiyaç iç çamaşırı, hijyen maddeleri ve bebek ürünleri. Ayrıca insanlar başka şehirlere gitmeye başladı ve oralarda da ciddi bir desteğe ihtiyacı olacak insanların.