Bodrum’da GDO’lu ürünlere ve ithal tohuma karşı ‘doğal ve yerli’ üretim

HABER MERKEZİ – Tarım Bakanlığı, çiftçiye ‘üreticinin her yıl yeniden tohum satın almasını zorunlu hale getiren tek kullanımlık ithal melez tohumu’ dayatıyor. Fatma ve Hüseyin Uzun çifti ise buna karşı yerli ve genetiği değiştirilmemiş organik tohumla tarım yapıyor.

Muğla’nın Bodrum ilçesine bağlı Hasanlar köyünde yaşayan Fatma ve Hüseyin Uzun çifti, yerli üretim ve doğal gıda tüketimini sağlamak amacıyla tarım ilacı ve kimyasal gübreler kullanılmadan hormonsuz ve genetiği ile oynanmamış ürünler yetiştiriyor.

10 yıldır solucan gübresi ile meyve ve sebzeler üreten çift, GDO’lu ürünlere tepki olarak böyle bir proje başlattıklarını söylüyor.

Melez tohumların bir kez kullanılır olmaları ve üreticinin her yıl yeniden tohum satın alması zorunlu hale getirmesine karşı çıktıklarını söyleyen Uzun çifti, atadan kalma yerli tohumların tarımdan daha çok kullanılması ve yaygınlaşması halinde her sene yeni tohum almaya gerek duyulmayacağını belirtiyor.

‘En sağlıklı üretim doğal üretimdir’

İnsan yaşamının her alanına GDO’lu ürünlerin girdiğini, organik olmayan ürünlerin insan yaşamını ve doğayı tehdit ettiğini ifade eden Hüseyin Uzun, 10 yıl önce doğal üretimle ilgili araştırma yaptığını ve köyde doğal üretim yapmaya karar verdiğini söylüyor.

Zahmetli bir üretim yaptıklarını ancak insanoğlunun ilk dönemlerinden sanayi dönemine kadar doğal üretim yaptığını ifade eden Uzun, şöyle devam ediyor:

En sağlıklı üretim doğal üretimdir. Çünkü hiçbir kimyasal ilaç kullanılmıyor. Sağlıklı bir nesil ve gelecek için doğal üretim yapmak zorundayız. Yoksa bu gidişle ne yediğimiz belli olmayacaktır.

‘Sanayileşme ile birlikte tarım da yok oldu’

Özel olarak solucan gübresi üretimi yaptıklarını ve bunun ürünler için daha sağlıklı olduğunu dile getiren Uzun, şunları aktarıyor:

GDO’lu ürünler hem toprağı hem de insanı zehirliyor. 10 yıl önceye kadar köylerde doğal üretim yaygınken maalesef sanayileşme ile birlikte artık köylülerde doğal üretimden uzaklaştı. Bu da hem toprağın çoraklaşmasına hem de insanların sağlıklarının bozulmasına neden oldu.

Türkiye’de yerel tohumların kullanımının azaldığını, birçok üreticinin tohuma yöneldiğini de belirten Uzun, buna karşı yerli tohum kullandığını ve tohumun gelecek sezonda da kullanabileceğini belirtiyor.

‘Doğal üretimin desteklenmesi gerekir’

Türkiye’de doğal üretimin desteklenmesi gerektiğini ve devletin üreticiye sahip çıkması, teşvikte bulunması gerektiğini de söyleyen Uzun, şöyle devam ediyor:

Maalesef bugün doğal üretim yerine seralarda GDO’lu ürünler üretimine teşvik ediliyor. Doğal üretim Türkiye’de çok az. Bu da önümüzdeki süreçlerde büyük felaketlere yol açacaktır, binlerce yıldır bu topraklarda nice medeniyetlerin tarımını yaptığı yerel tohumların yerine endüstriyel sertifikalı tohum kullanılması geçmişten gelen zengin mirasımızın elimizden kayıp gideceği anlamına geliyor.

Kaynak: dihaber