Gazi’de taranan aracın şoförü: ‘Polis bağırınca korkup kaçtım, sonra aracı taradılar’

HABER MERKEZİ – Gazi Mahallesi’nde dün gece polisin taradığı ve iki lise öğrencisinin yaşamını yitirdiği aracın şoförü Demirhan Erkul konuştu. Aracı durduran polislerin bağırması sonrası korktuğunu anlatan Erkul, “Ehliyetsiz olduğum için panikledim, korktum, olay yerinden kaçtım” dedi. Aynı araçtan kurtulan Birkan Yüksel de polisin 10 saniye camdan içeriye baktığını söyledi.

İstanbul’un Sultangazi ilçesine bağlı Gazi Mahallesi’nde dün gece bir araca polis tarafından ateş açıldı.

Polis ateşiyle araçta bulunan iki genç hayatını kaybederken, bir genç ise ağır yaralandı ve hala hastanede tedavi görüyor.

Görgü tanıkları Gazi Mahallesi baraj bölgesinde polis arama noktasında araç durmadığı polisin aracı taradığını aktarmıştı.

Vurulan gençlerin ise Gazi Ormanı’nda doğum günü kutladıkları ve ehliyetleri olmadığı için polisin “Dur” ihtarına uymadıkları belirtiliyordu.

Aracın şoförü anlattı

Gazi Mahallesinde dün gece polisin taradığı ve Barış Kerem ile Oğuzhan Erkul’un yaşamını yitirdiği, Ramazan Altürk’ün ise ağır yaralandığı aracın şoförü Demirhan Erkul ve aynı araçta kurtulan Birkan Yüksel da olay anına ilişkin ifade verdi.

Sultangazi Çocuk Büro Amirliğine ifade veren şoför Erkul ve ön koltukta oturan Yüksel, polislerin kendilerini durdurup, camdan içeri baktığını ardından ateş ettiğini söyledi.

Akşam saatlerinde Mimar Sinan Orman Parkı’nda doğum günü kutlaması yaptıklarını dile getiren tanıklar, polisin kendilerine 25-30 el silah sıktığını iddia etti.

dihaber’in haberine göre taranan aracın ön koltuğunda oturan Birkan Yüksel, emniyetteki beyanlarında olayı şu sözlerle anlattı:

Saat 19.00 sıralarında arkadaşlarım Oğuzhan Erkul ve Ramazan Altürk ile birlikte Gazi Mahallesi Mimar Sinan Kent Ormanı’na gitmiştik. Ramazan ve Oguzhan da ortak arkadaşlarımız olan Barış Kerem ve Demirhan Erkul’u çağırmışlardı. Önce Barış geldi ve sonrasında ise Demirhan Erkul siyah renkli plakasını hatırlamadığım Peugeot marka araç ile geldi. Saat 22.00 sıralarında Demirhan’ın kullanmış olduğu Peugeot marka araca bindik. Demirhan’ın arka sağ koltuğunda Oğuzhan Erkul, arka orta koltukta Ramazan Altürk, arka sol koltukta Barış Kerem oturuyordu. Demirhan, orman çıkışında polislerin olduğunu görünce bir anda yavaşladı. Biz kendisine bekleyen polislerin trafik polisi olmadığını, bir şey olmayacağını, durmasını söyledik. Demirhan da ‘tamam duracağım’ dedi. Sağlı sollu 9-10 polis vardı. Polislerin yanına yaklaştığımızda polisler bize durmamız için el işareti yapması üzerine ben de polislerin aracın içerisini daha iyi görebilmesi için camı açtığım esnada yaklaşık olarak 5-10 saniye içeriyi gördüler. Demirhan durmayarak bir anda gaz yüklenerek manevra yapıp kaçmaya çalıştı. O esnada araç kaldırımın üzerine çıkıp geri inmesi üzerine başımı eğdim ve sonrasında 25-30 el silah sesi duydum. Arka tarafta Ramazan, ‘Vurdular, çabuk hastaneye sür’ dedi Demirhan’a. O esnada başımı hiç kaldırmadım. Toplum Tıp Merkezi’ne vardığımızda Oğuzhan ve Ramazan’ı içeriye aldılar, Barış’ı ise Gazi Hastanesi’ne gönderdiler.

“Panikledim, korktum ve ehliyetim olmadığı için kaçtım”

Aracı kullanan, saldırı sırasında hafif yaralanan Demirhan Erkul da ifadesinde şunları kaydetti:

Saat 21.30 sıralarında Kent Ormanı’ndan ayrılırken, orman çıkışında zırhlı polis ekiplerini gördük. Ben önce yavaşladım. Durmak üzereyken ‘Dur, niye durmuyorsun’ şeklinde polislerin bağırdıklarını duyduktan sonra panikledim, korktum ve ehliyetim olmadığı için olay yerinden kaçtım. Bu sırada ben kaçarken aracın arkasından ateş edildi ve arkadaşlarım aracın sol arka kısmında oturan Ramazan, arka kısmında oturan Oğuzhan ve sağ arka kısmında oturan Barış yaralandı. Benim yan tarafımda oturan Birkan’ı ben yere doğru eğdiğim için o yaralanmadı. Sonrasında ben oradan kaçtım ve arkadaşlarımı hastaneye götürdüm.

Öte yandan Demirhan Erkul’un ifade tutanağına polisin “Suça sürüklenen çocuk” notunu düşmesi de dikkat çekti.

Ön otopsi raporu

Bugün yaşamını yitiren iki gencin cenazesi, Adli Tıp Kurumu’ndan alınırken, yapılan ön otopsi raporunda iki gencin başına kurşunların isabet ettiği belirtilmiş ve ölüm nedeninin de “Ateşli silah sonucu beyin kanaması” olduğu ifade edilmişti.