Sancar: İktidarın yalanının faturası halkın sağlığına kesiliyor

HABER MERKEZİ – Siyasi iktidarın salgın politikasını eleştiren HDP Eş Genel Başkanı Sancar, aylar sonra açıklanan Corona virüsü vaka sayılarının dahi tablonun ne kadar vahim olduğunu gösterdiğini söyledi ve ekledi: “Peki, bu yalanın sonucu faturası bedeli nedir? Bu yalanın faturası halkın sağlığıdır.”

HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, partisinin Meclis grup toplantısında yaptığı konuşmada hükümetin salgın politikasını eleştirdi.

Türkiye’de Corona virüsü vaka sayılarının aylar sonra yeniden açıklanmaya başlandığını hatırlatan Sancar, “Pandeminin başından beri verilen sayılar kamuoyuna duyurulan rakamlar meğer yalanmış. Biz bunu söylüyorduk zaten, yalan olduğunu biliyorduk” dedi ve ekledi:

Sadece bizler değil pek çok kuruluş bu yalanların nasıl pazarlandığını, pandeminin nasıl yalan üzerine yönetilmek istendiğini kamuoyuna, halkımıza açıklıyordu. Bunların başında TTB (Türk Tabipleri Birliği) geliyordu ama her seferinde bu yalanları ortaya koyanlar iktidarın yalanlarını sergileyenler saldırıya maruz kalıyordu. ‘Hain’, ‘terörist’ ilan ediliyordu ama ne hikmetse birden iktidar da bugüne kadar yaptığı şeyin temelden yalan olduğunu kabul etmek zorunda kaldı. Bunun sebepleri var biliyoruz yine bezirganlık peşindeler. Muhtemelen vaka sayılarına göre yapılacak aşı tahsisi veya sağlanacak ekonomik yardımlardan daha fazla pay almak için şimdi birdenbire 8 ayı sildiler hiçbir şey olmamış gibi yüksek rakamları ilan etmeye başladılar.

Sağlık Bakanlığı’nın verilerine göre Türkiye’de günlük vaka sayısının 30 binin üzerine çıktığını anımsatan HDP Eşbaşkanı Sancar, şunları söyledi:

Türkiye, dünya genelinde en fazla vaka sayısı bildiren ülke listesinde birdenbire 24’üncü sıradan 3’üncü sıraya yükseldi. Ne diyordu bakan ‘vaka sayısı ile hasta sayısı aynı değildir’. Bir ülkede veya bir toplulukta bir yalanı bir kere pazarlayabilirsiniz. Toplumu veya toplumun çoğunluğunu bir kere inandırabilirsiniz. Bir kere daha söylediğinizde toplumun bir kısmını bir kere daha inandırabilirsiniz. Ama 3’üncü kere söylediğinizde artık hiç kimse size inanmaz. Nüfus oranına göre değerlendirildiğinde günlük vaka sayısında Türkiye birinci. Bu sayılar hala güvenli değil. Ama açıklanan bile tablonun ne kadar vahim olduğunu gösteriyor. Peki, bu yalanın sonucu faturası bedeli nedir? Bu yalanın faturası halkın sağlığıdır.

İktidar partisi AKP’nin kongrelerini ertelemediğini ve tedbir almadığını söyleyen Sancar, “Vaka sayısı artıyor, hasta sayısı artıyor insan sağlığı büyük bir tehlike altına giriyor. Ölümler artıyor; açıklanan ölüm rakamlarına da inanmıyoruz. Gerçekten inanmıyoruz” dedi.

Bunun ‘basit bir yalan’ olmadığını vurgulayan Sancar, “Bu toplumun sağlığına insanların hayatına mal olan bir yalandır. Peki, bunun bir karşılığı olmayacak mı, bu iktidar bunun hesabını vermeyecek mi?” diyerek tepkisini gösterdi.

Sorumluluğu bir bakanın üzerine yıkarak sistemi aklayabileceklerini mi düşünüyorlar? En tepede ‘yetkiler bendedir, her şey benden sorulur’ diyen AKP Genel Başkanı Cumhurbaşkanı’nın burada sorumluluğu yok mu? Yetkiye gelince ‘her şey bende’, sorumluluğa gelince ‘benim hiç kabahatim yok’ yalanına daha ne kadar inanacağız? Biz inanmıyoruz. İnanmayanlar artıyor. Hakikat yolculuğu büyüyor hakikat yolculuğu büyüdükçe iktidar çözülüyor sistem çöküyor.

“Hakikat yolculuğunun başını da HDP çekiyor” diyen Sancar, “Hakikat yolculuğunu bedelini de Kürt halkı ödüyor. Bu bedeli öderken bu toplumu yalanlardan bu beladan kurtarmaktır” dedi ve ekledi:

HDP bu yolda asla geri adım atmayacak, Kürt halkı asla bu mücadeleden vazgeçmeyecek. Bunu da bir kez daha buradan herkese duyuruyoruz. ‘Ulusal çıkar’ sözü kullanıldığında iktidar arkasına dizilenlere de buradan seslenmemiz gerekiyor. Ders çıkarın. Burada ‘ulusal çıkar’ yalanını örtmek için kullanılıyorsa daha pek çok konuda da ‘ulusal çıkar’ kavramı başka yalanları gizlemenin aracı olarak kullanılıyordur.