HABER MERKEZİ – CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun startını verdiği “Adalet Yürüyüşü” ile eş zamanlı başlayan İstanbul Maçka Parkı’ndaki “Adalet Nöbeti” de 10. gününde. ‘Adalet Nöbeti’nde de tıpkı yürüyüşte olduğu gibi “Herkes için hemen adalet” sloganı yükselirken, nöbete katılan CHP’lilerin büyük çoğunluğu adaletsizliğe karşı mücadelenin sadece parlamentoda sınırlı kalmaması görüşünde. CHP Gençlik Kolları’ndan Gökçe Biliz durumu “Sokağın gücüne inanıyoruz ve sokakta yükselen adalet sesinin kazanacağına inanıyoruz” diye özetlerken, CHP Başakşehir İlçe Başkanı Özgür Karabak ise adalet talebinin ortaklaştırıcılığına dikkat çekiyor ve “Sokakta bir sivil itaatsizlik dönemi başlamıştır” diyor. CHP Milletvekili Dursun Çiçek ise “iktidara karşı ortak mücadele için mutfak çalışmalarının başladığını” belirtiyor. Nöbet eylemine destek veren İstanbul Barosu avukatlarından Kemal Aytaç da sokaktaki adalet talebini “Artık adliyede hukuku yerine getirmek mümkün olmuyor. Biz de sahanın dışına çıktık. Çünkü sahanın içinde bize ne top veriliyor ne forma veriliyor” sözleriyle anlatıyor.
Haber: Çağdaş Kaplan
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun öncülüğünde, Ankara’dan İstanbul’a başlatılan “Adalet Yürüyüşü” 10. gününde.
432 kilometrelik yürüyüşte bugüne dek yaklaşık 162 kilometre kat edilirken, yürüyüşe her gün farklı siyasi partilerden temsilciler, sivil toplum örgütleri ve emek meslek örgütleri ve sanatçılar katılarak destek veriyor.
CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu’nun “MİT TIR’ları davasında” tutuklanmasının ardından başlatılan yürüyüşe ilişkin “Neden CHP dokunulmazlıkların kaldırılmasında ‘Evet’ oyu kullandı?”, “HDP’li milletvekilleri tutuklanırken neden aynı tepki gösterilmedi?”, “Geç kalınmadı mı?” gibi eleştiriler gelse de HDP’nin dE bileşeni olduğu Halkaların Demokratik Kongresi (HDK) de “Tüm muhaliflerin mücadelesini kendi mücadelesi kabul eden Halkların Demokratik Kongresi bu mücadeleyi de desteklemekte, bileşenlerini ve tüm demokrasi güçlerini bu eylemi büyütmeye davet etmektedir” diyerek yürüyüşe desteğini açıkladı.
Maçka’da ‘Adalet Nöbeti’
Bir yandan yürüyüş devam ederken diğer yandan da İstanbul başta olmak üzere bir çok kentte “Adalet Nöbeti” eylemi sürüyor.
Gazete Karınca ekibi nöbetin 10’uncu gününe girdiği Maçka Parkı’nda düzenlenen “Adalet Nöbeti”ni izledi.
Büyük çoğunluğunu CHP üye ve yöneticilerinin oluşturduğu nöbete özellikle akşam saatlerinde toplumun farklı kesimlerinden yurttaşlar da destek veriyor. Ayrıca avukatlar, sanatçılar gazeteciler de nöbet eyleminin ziyaretçileri arasında.
Herhangi bir parti bayrağı ve flamasının bulunmadığı parkta asılan pankartlarda sadece “Adalet” yazıyor.
Nöbette olanlara adalet talebinin neleri kapsadığını ve toplumun farklı kesimlerin adalet taleplerinin nasıl birleştirileceğini sorduk.
‘Mağdur olan tüm kesimler adalet talebi etrafında bir araya gelebilir’
CHP Başakşehir İlçe Başkanı Özgür Karabak bu soruya “Adalet talebi sadece CHP’lilerin talebi değil, adalet hepimizin” diyerek yanıt veriyor ve şunları söylüyor:
Toplumda bir kutuplaşma var ama adalet talebi bu kutuplaşmayı yıkıp toplumsal kesimleri bir araya getirebilecek bir talep. O yüzden bu yürüyüş ve nöbet büyük bir avantaj olacak. Ötekileştirici siyasetten öte birleştirici bir yanı var. Toplumun tüm kesimlerine çağrımız; adalet talebi etrafında bir araya gelmek.
‘Sokakta sivil itaatsizlik dönemi başlamıştır’
Karabak artık sadece parlamentoda mücadele yürütmenin de yetersiz olduğu görüşünde.
“Sokakta bir sivil itaatsizlik dönemi başlamıştır” diyen Karabak şöyle devam ediyor:
Sistemden mağdur olanlar bir arada bu mücadeleyi yürütmeli. Sadece parlementoda mücadele değil bir sivil itaatsizlik dönemi başlamıştır ve bunu birlikte yürütmeliyiz.
‘Kim adalete ihtiyaç duyuyorsa katılmalı ki sonuç alalım’
Nöbette yer alan isimlerden CHP Beylikdüzü İlçe Başkanı Taşkın Özel ise baskılara ve adaletsizliğe karşı sadece bir siyasi parti mücadelesi değil bir arada mücadele yürütmek gerektiğini vurguluyor ve şunları söylüyor:
Bu memlekette adaletsizliğe uğramış tüm kesimleri mücadeleye davet ediyoruz. Kim adalete ihtiyaç duyuyorsa birlikte nöbet tutalım ki sonuç alalım.
Nöbete destek veren İstanbul Barosu üyesi avukatlar da nöbet alanında “Herkes için adalet” sloganı atıyor.
Av. Kemal Aytaç: Sahanın içinde forma vermediler biz de mücadele için sahanın dışına çıktık
Nöbete destek veren isimlerden avukat Kemal Aytaç, adalet nöbetini avukatların 3 ay önce Çağlayan’da bulunan İstanbul Adliyesi’nden başlattıklarını söylüyor ve bunun gerekçesini ise şöyle açıklıyor:
Avukatlar olarak adalet nöbetimiz 3 ay önce başladı. Adalet nöbeti duruşma salonlarının dışına çıkmamız açısından önemliydi.
Artık adliyede hukuku yerine getirmek mümkün olmuyor. Biz de sahanın dışına çıktık. Çünkü sahanın içinde bize ne top veriliyor ne forma veriliyor. Durum daha önce kurulmuş tiyatro ve oyunları gibi. Biz de bunu haykırmak için adalet nöbetini başlattık. Adalet adına hukuk adına nerede ne görüyorsak avukatlar olarak orada olacağız. Hak arayışının öncüleri olan avukatlar olarak bunu yapmaya çalışıyoruz. Ama herkes şunu bilmeli ki adaleti sağlayacak olanın yine de halkın kendisidir. Bu adalet arayışı daha da büyüyecek. Adalet yoksa diğerlerini hiç konuşamayız.
‘Artık korku duvarları aşılmıştır’
CHP PM üyesi olan aynı zamanda İstanbul Barosu avukatlarından Tuğba Atabay ise adalet talebini şöyle anlatıyor: “Giydiğimiz cübbenin hakkını vermek için adalet demeye devam edeceğiz.”
İnsanların sokaklarda yükselttiği adalet talebine ilişkin konuşan Atabay, “Artık korku duvarları yıkılmıştır” diyor ve şöyle devam ediyor:
Artık korku duvarları aşılmıştır. İnsanlar haksız tutuklamaları baskıları görüyorlar. Ancak birilerinin bunu cesaretle duyurması gerekiyor. Biz de cübbelerimizle bunu haykırmak için yola düştük.
Adalet hepimize lazım suça sürüklenen çocuğa da lazım tacize uğrayan kadına da lazım, kıdem tazminatı gasp edilen işçiye de lazım. Dolayısıyla bu bir siyasi görüşün meselesi değil . Adalet başkaldırının başladığı yer, adil ve eşit bir düzen istemenin ilk adımı.
‘Ortaklaşma için mutfak çalışmaları başladı’
Parktaki adalet nöbetçilerinden birisi de CHP Milletvekili Dursun Çiçek.
Toplumun farklı kesimlerinin adalet talebinin nasıl ortak bir mücadele ile yükseltileceğini sorduğumuz Çiçek şöyle diyor:
İktidarın sandıkta değiştirilmesi için artık küçük hesapları bırakıp işbirliği yapmamız gerekiyor. Bunun Anayasa oylamasında büyük ölçüde başardık.
Ortak bir mücadele için “mutfak çalışmalarının” yapıldığını belirten Çiçek şunları söylüyor:
Bunun mutfak çalışmalarını da yapıyoruz. Vatandaşlarımız da bu mücadeleye destek versinler. Genel Başkanımız ‘Hayır’ oyu kullanan tüm siyasi yapılarla görüştü. Bunun sonucunda demokrasi ilkeleri çıkartılacak ve daha sonra bunu ‘Hayırlı Meclis’ gibi organize edip hükümet adaylarını çıkartacağız. Birlikte hareket ettikten sonra iktidarın şansı yok.
CHP’nin dokunulmazlık tavrına eleştirilere Çiçek’in yanıtı
Çiçek’e “Neden CHP dokunulmazlıkların kaldırılmasında ‘Evet’ oyu kullandı?”, “HDP’li milletvekilleri tutuklanırken neden aynı tepki gösterilmedi?”, “Geç kalınmadı mı?” gibi eleştiriler olduğunu hatırlatıyoruz.
Çiçek bu sorulara yanıt olarak, o dönem yaşanan süreci özetledikten sonra “ Bu tarihin yargılayacağı bir konu. Geçmişte kaldı. Buna takılmamak lazım” diyor.
Çiçek şöyle devam ediyor:
Bu iktidar toplumun her kesimini mağdur etti. Dün mağdurlar bizdik bugün 100 binler. Yarın bu hukuksuz hükümet herkesi mağdur edecek. O nedenle kesin çözüm sandıkta bu iktidarı değiştirmektir.
İktidardakiler gece yattıklarından iktidardan düştüklerini ve yargılandıklarını görüyorlar. Onların bu kâbusunu önümüzdeki seçimlerde gerçeğe dönüştüreceğiz.
‘Edirne’de ya da Maltepe’de bitmesi önemli değil önemli olan bir arada yürümek’
Çiçek’e yürüyüşün HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın tutuklu bulunduğu Edirne Cezaevi’ne uzanıp uzanmayacağı yönündeki tartışmaları da soruyoruz. Çiçek bu konuda ise şunları söylüyor:
Başlayan yürüyüşün Erdirne’de Silivri’de Maltepe’de bitmesi çok önemli değil. Önemli olan mağdur edilen kesimlerin hukuk ve adalet isteyen herkesin bir arada yürümesi.
Gençlik Kolları üyesi Biliz: Sokağın gücüne inanıyoruz
Nöbetin en dinamik kesimi ise kuşkusuz gençler.
Bir çok ilçeden CHP Gençlik Kolları üyesi genç gün boyu nöbet alanında.
CHP Gençlik Kolları üyesi Gökçe Biliz ile konuşuyoruz. Biliz, “Adaletsizlik kötü bir alışkanlığa dönüştü. Ve buna alışmaya başladık sanki. O yüzden sesimizi daha yüksek çıkartmak gerektiğine inanıyoruz” diyor.
Türkiye’de kadınlar, gençler ve çocukların adaletsizliğin en çok acısını çeken ve bu konuda da en yalnız bırakılan kesimler olduğunu ekliyor Biliz.
“Adaletsizlik hep ötekilerin başına gelecekmiş gibi bir rehavet içinde toplum. Adaletin herkes için ve hemen şimdi olması gerektiğine inanıyoruz” diyen Biliz, adalet talebinin aynı zamanda ortaklaştırıcı olduğunu belirterek şunları söylüyor:
Adalet bir insani haktır ve hepimizin ortak noktasıdır. Hepimizin farklı renklerle bir arada olabilmesi için adalete mecburuz.
Adalet talebinin sokakta yükseltilmesinin önemli olduğunu ve gençliğin bunu büyütebileceğini söyleyen Biliz şöyle konuşuyor:
Biz Gezi’de güzel bir duruş ve onurlu bir dayanışma sergiledik. Hayat sokakta, hayat koltuklarda değil. O koltuklardaki insanlar da sokağın seçimi sonucu oradalar. O yüzden sokağın gücünden bence herkes korkmalı. Mutlak bir güç varsa bu toplumun gücüdür. O yüzden sokağın gücüne inanıyoruz. Gençler bu hareketin öncüsü olabilir.
