AFAD’ın hazırladığı rapora dikkat çeken CHP lideri Kılıçdaroğlu, “Ama dinleyen kim? Şimdi ben nasıl susayım? Kader planı mı diyeyim? Erdoğan, seninle sonuna kadar mücadele edeceğiz, bizim de kader planımızda bu varmış” dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Twitter hesabından “Kötülüğe susarsam, ona ortak olurum“ notuyla videolu paylaşımda bulundu. Elindeki rapordan bir bölüm okuyan Kılıçdaroğlu, “AFAD kendi röntgenini çekmiş. AFAD’ın onurlu bürokratları tümüyle bunları yazmışlar. Ama dinleyen kim? Şimdi ben nasıl susayım? Siyaset üstü mü diyeyim? Bunları görmeyeyim mi? Kader planı mı diyeyim?” dedi.
Kılıçdaroğlu, şu açıklamalarda bulundu:
Milletimiz derin bir acı yaşıyor. Öncelikle hepimizin başı sağ olsun. Halkımızın dirayetiyle, birliğiyle, yardımlaşmasıyla olağanüstü bir seferberlik içindeyiz. Bu ülkenin insanı onurludur, ona hak ettiği yaşamı kurmak da bizim boynumuzun borcudur.
İşte bu yüzden halkımızın neyle karşı karşıya olduğunu, bu Saray siyasetinin bizi nereye getirdiğini ve bu sözde siyaset üstü dayatmasını neden asla kabul edemeyeceğimi size bu sefer resmi bir rapor üzerinden anlatacağım.
İnanın siyaset üstüdür demek en kolayı. Ama ben öyle bir yerdeyim ki artık kolayı yapamam. Ben bu kırık cam parçaları üzerinde çıplak ayaklarımla yürümek zorundayım. Çünkü ben halkımız kavgasıyım.
Elimdeki raporun giriş bölümündeki bir cümleyi okuyorum: ‘Afet risklerinin çok yüksel olduğu ülkemizde meydana gelebilecek benzer olaylarda afet yönetimine katkı sunması amacıyla hazırlanmıştır.’
‘AFAD kendi röntgenini çekmiş’
Ne diyor; 23 Kasım’da 2022’de, yani sadece 2 buçuk ay önce, Düzce’nin Gölyaka ilçesinde 5.9 büyüklükte bir deprem oldu. Can kaybı yoktu. 96 vatandaşımız yaralanmıştı. Görece küçük bir depremdi. Deprem sonrası AFAD tarafından bir analiz raporu hazırlandı. Peki o raporda AFAD ne diyor, özetliyorum; ‘koordinasyon sağlayamadık’ diyor. ‘Toplanma alanı yanlış seçildi’ diyor. ‘Yardımlar geç geldi’ diyor. ‘Çadır takibini yapamadık’ diyor. ‘Görevli personelin takip ve koordinesini sağlayacak birim yoktu’ diyor. ‘Koordinasyon birimi oluşturulamadı’ diyor. ‘Yemek dağıtımında sorunlar yaşadık’ diyor. ‘Afet nakliye personeli ancak iki gün sonra Düzce iline ulaşabildi’ diyor. ‘Deprem sonrasında zarar tespit sürecine bile yetersiz kaldık’ diyor. ‘Düzgün bir zarar tespit ekibi kuramadık’ diyor. ‘İnşaat mühendisleri yerine, öğretmen ve imamlardan ekip kurduk’ diyor.
Sevgili halkım, AFAD kendi röntgenini çekmiş. AFAD’ın onurlu bürokratları tümüyle bunları yazmışlar. Ama dinleyen kim? Şimdi ben nasıl susayım? Söyleyin bana Allah aşkına, ben bunlara karşı nasıl susayım? Siyaset üstü mü diyeyim? Bunları görmeyeyim mi? Kader planı mı diyeyim?
‘Erdoğan, seninle sonuna kadar mücadele edeceğiz’
Sevgili halkım, deprem çok büyüktü. Ama depremden çok daha büyük olan koordinasyonsuzluktu, plansızlıktı, liyakatsizlikti. Ve bile bile göz göre göre bu riskleri aldılar. Oluşan can kaybımızın ulaşacağı nokta, depremin büyüklüğünden değil, müdahaledeki etkisizliktendir, yetersizliktendir. Erdoğan, seninle sonuna kadar mücadele edeceğiz, bizim de kader planımızda bu varmış.