HDP’nin AYM nöbetine abluka: Desteğe gelenlere ve basına izin yok

HABER MERKEZİ – HDP’nin AYM önünde devam eden ‘Adalet ve Vicdan Nöbeti’ polis ablukasına rağmen üçüncü gününde sürüyor. Polis bugün eyleme desteğe gelenleri engellerken, basının parkta çekim yapmasına izin vermedi. HDP duruma tepki gösterirken, bir açıklama yapan parti sözcüsü Osman Baydemir, AYM’yi işaret ederek “işleyen bir yargı yok, denetim altında bir yargı var” dedi ve bir kez daha AYM’ye ‘içtihatlarına sahip çıkma’ çağrısında bulundu.

Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) daha önce Diyarbakır, İstanbul, Van ve İzmir’de gerçekleştirdiği ve Anayasa Mahkemesi (AYM) başkanı ile görüşmeden sonra mahkeme önüne taşıdığı “Vicdan ve Adalet” eylemi 3’üncü gününde devam ediyor.

Ancak AYM’nin hemen karşısında bulunan Ahlatlıbel Parkı’nda yapılan eylem de tıpkı diğer nöbet eylemlerinde olduğu gibi polislerce ablukaya alınmış durumda.

Parka giden yolların tamamında uygulama yapılarak özellikle eyleme destek vermeye gelenler engellenirken, HDP Ankara İl örgütü ve ilçe örgütleri de ‘eyleme katılım sağlayacakları’ gerekçesi ile ablukaya alındı.

Bununla birlikte açıklama sonrası basının kamera ve fotoğraf makineleri ile parka girmesine izin verilmedi.

Bütün engellemelere rağmen sınırlı sayıdaki partili ile EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan, DEP davası avukatı ve Uluslararası İnsan Hakları Federasyonu (FDIH) eski Genel Baykan Yardımcısı Yusuf Alataş eyleme destek verdi.

Polisin engelleme girişimlerine sert tepki gösteren HDP’nin Anayasa Hukukçusu Mithat Sancar, bu engellemenin hukuksuz olduğunu belirterek, “Herkese açık olan bir alanı toplumun beli bir kesimine HDP’lilere nasıl yasaklayabilirsiniz. Bu bize yönelik büyük bir ayrımcılıktır” diye konuştu.

Baydemir: İşleyen bir yargı yok, yargı denetim altında

Daha sonra basın açıklaması yapan HDP Sözcüsü Osman Baydemir, ‘Türkiye halkları adına itiraz ve direnişte bulunmak için eylemi sürdürdüklerini’ söyledi.

Baydemir, “AKP ve medyasının büyük manipülasyonuna rağmen gerçek er ya da geç ortaya çıkacaktır” dedi.

AYM’ye sundukları dosyalar hakkında bilgi veren Baydemir, eş başkanları ve milletvekillerinin AKP’ye muhalefet ettikleri için tutuklandıklarını söyledi.

“İktidar ve liderini eleştirmek suç haline gelmiştir” diyen Baydemir, vekillerinin özellikle 2010-2011-2012 yılında yaptığı açıklamaların daha sonra Erdoğan’ın yargıya “gereğini yapın” talimatı üzerine fezleke ve dosyalara dönüştürüldüğünü belirtti.

“7 Haziran sonrasında Erdoğan’ın iktidarı kaybetmesi üzerine yargıya talimat verdiğini” ifade eden Baydemir, “Tek başına iktidar için bir kez daha çatışma ve savaşı kader haline getirdiler. Buna itiraz için buradayız” dedi.

HDP Eş Başkanları ve Milletvekilleri için hazırlanan dosyalar hakkında da bilgi veren Baydemir şunları söyledi:

Eş Başkanımız Sayın Demirtaş 2015 seçimleri öncesinde Erdoğan hakkında söylediği sözler fezleke haline geldi. Bahçeli o dönem, haddini aşarak bize oy veren 6.5 milyon insana şerefsiz dedi. Oysa daha önce defalarca Erdoğan ve AKP için hırsız diyordu. Bunun üzerine Eş Başkanımız da ‘senin bizim seçmene hakaret etmen haddine değil. Hırsızın sarayında Seyr-ü Sefa sürenler mi şerefli’ dedi. Bunun üzerine Eş Başkanımız hakkında Cumhurbaşkanına hakaretten dava açıldı. Hırsız diyen Bahçeli hakkında herhangi bir soruşturma dahi açılmadı.

Yine 2011 yılında Eş Başkanımız Şeyh Said Meydanı’nda sivil cuma namazına katıldı ve 2016 yılında buna ilişkin dava açıldı. 2011 yılında Kurdi-Der’in bir etkinliğine katılan Eş Başkanımız Kürtçe’nin önemine işaret etti diye 2015 yılında hakkında dava açıldı. Eş Başkanımızın 4 Kasım darbesinde savcılığa verdiği ifade suç unsuru sayılarak soruşturma konusu yapıldı. Hedef konuşma özgürlüğüdür. Kendilerine kutsiyet atfediyorlar ama kendileri dışında herkesi de terörist ilan ediyorlar. Bu ülkenin beka sorunu yoktur, bu ülkenin adalet ve özgürlük sorunu vardır.

AYM’yi işaret ederek, “işleyen bir yargı yok, denetim altında bir yargı var” diyen Baydemir, Kayseri Savcılığının HDP Eş Başkanları hakkında açtığı ilginç davaya da dikkat çekerek, şunları söyledi:

Talimat verildi diye Kayseri Savcılığı harekete geçiyor. Ama Eş Başkanlarımızın orada herhangi bir açıklaması yok. Savcı illa bir şey bulacak diye arayışa giriyor. Seçim büromuza yönelik bir saldırı ile ilgili avukatlarımız suç duyurusunda bulundu. Bu konuda takipsizlik verildi ama bu dilekçe gerekçe yapılarak Emniyete hakaretten dolayı Eş Başkanlarımız hakkında dosya oluşturuldu. Bu müflis tüccar kurnazlığıdır.

AYM’ye “bu yargı darbesine dur deyin” çağrısında bulunan Baydemir, bir kez daha AYM’nin Balbay ve Haberal kararlarını hatırlatarak içtihatlarına sahip çıkması çağrısında bulundu.

Baydemir, “Sıfırdan bir yargılama yapmıyorsunuz, zaten aldığınız karar var. Ama o zaman başka bu zaman başka diyorsanız onu bilelim. O vekiller başka bir etnik kimliktendi bu vekiller başka bir etnik kimlikten demek istiyorsanız bilelim” dedi.

Park boşaltıldı

Açıklamanın ardından vekiller daha sonra parkta eylemi sürdürdü. Polis destek vermeye gelenler ile basın mensuplarının parktan ayrılmasını istedi. Basın mensupları ancak kameraları ve fotoğraf makinaları olmadan tekrar parka girebildiler.