Ana SayfaGüncelGülmen ve Özakça 101 gündür açlık grevinde

Gülmen ve Özakça 101 gündür açlık grevinde

HABER MERKEZİ – Akademisyen Nuriye Gülmen ve öğretmen Semih Özakça, işe dönme talebiyle 221 gündür direniyor, 101 gündür de açlık grevindeler. İki eğitimcinin sağlık durumu kötü. BM’nin ‘acil çağrı’ mektubuna ise hükümetten henüz bir ses yok. 

Olağanüstü Hal (OHAL) kapsamında yayınlanan Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) ile mesleklerinden ihraç edilen akademisyen Nuriye Gülmen ve öğretmen Semih Özakça’nın işe geri dönme talebiyle başlattıkları açlık grevi eylemi bugün 101’inci gününde.

BM çağrı yaptı, hükümet sessiz

23 Mayıs’tan bu yana tutuklulukları devam eden eğitimciler için Birleşmiş Milletler Adalet Bakanlığı’na “ortak acil çağrı” mektubu göndererek bir yanıt istese de hükümetten henüz bir ses yok.

Ailelerden Diyalog Grubu’na uyarı

Aydın, sanatçı ve siyasetçilerden oluşan “Diyalog Grubu”nun Gülmen ile Özakça için Hükümet üyelerinden randevu talep ettiklerini belirten bir açıklama gelse de bu konuda da aileler bir uyarıda bulundu.

Eğitimcilerin aileleri, “OHAL Komisyonu ilk olarak Gülmen ile Özakça’nın durumunu görüşürse açlık grevi sonlanabilir” diyen Diyalog Grubu’na ‘iyi niyetli çabaları için’ teşekkür ederken, 15 Mayıs 2017’de görüştükleri Hükümet ve AKP yetkililerinin “OHAL Komisyonunun ilk olarak Gülmen ile Özakça’nın durumunu ele alması halinde açlık grevinin sonlandırılması” teklifinde bulunduğunu ancak Gülmen ile Özakça’nın “70 gündür OHAL Komisyonu için değil işlerimiz için açız” diyerek bu teklifi reddettiğini hatırlattı.

Gülmen ve Özakça’nın sağlık durumu

Açlık grevine başladığında 58 kilo olan Gülmen’in en son 46 kiloya düştüğü açıklanmıştı.

Eğitimcilerin avukatı Engin Gökoğlu ise BBC Türkçe’ye yaptığı açıklamada “Her geçen gün ömürlerinden yiyorlar diyebiliriz” demişti.

Ankara Tabip Odası (ATO) Başkanı Dr. Vedat Bulut ise edindikleri bilgiler ışığında şunları aktarmıştı:

Özellikle Nuriye’nin durumu daha ağır. Şu anda kalp yetmezlik bulguları var, yataktan kalkamıyor. Semih’in solunum yolu enfeksiyonu vardı, antibiyotik kullanmıyor. Bunların hepsi yaşam süresini kısaltıcı faktörlerdir.

Şu anda nörolojik bulgular başlamış durumda. Kalp yetmezliği başlamış durumda. Çünkü protein harcandığı ve elektrolit dengesi bozulduğu zaman, sodyum-potasyum dengeleri bozulduğu zaman kalp kasları yeterince fonksiyon görmüyor. Onlar bozulmuş durumda.

Bir de enfeksiyona, bulaşıcı hastalıklara yatkınlık var. Diğer büyük tehlike de o. Bir hastane enfeksiyonu ne kadar tehlikeliyse bir hapishane enfeksiyonu da o kadar tehlikelidir. Hapishanede bulunmaları, tutuklu olmaları yaşam süresini kısaltıcı bir etki yapıyor.

Dr. Bulut, Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın Wernicke-Korsakoff sendromuna girmelerinin de an meselesi olduğunu söylüyor.

Destek açıklamaları ve eylemler

Gülmen ve Özakça’nın açlık grevi eyleminin 100’üncü gününde yani dün, birçok yerde eylemler yapıldı.

İstanbul Kadıköy’deki eylemde binlerce kişi yürüdü. Eylemde, Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın taleplerinin kabul edilmesi ve serbest bırakılması çağrısında bulunuldu.

Ankara’da avukatların eyleminde de benzer şekilde eğitimcilerin taleplerinin bir an önce kabul edilmesi çağrısı yapıldı.

Ayşe Kulin

Öte yandan yazar Ayşe Kulin de Gülmen ve Özakça için bir mesaj yayınladı.

Ayşe Kulin, Gülmen ve Özakça için kaleme aldığı yazısında “Ölüm gençlere yakışmaz çocuklar” dedi. Kulin’in yazısı şöyle:

Ölüm gençlere yakışmaz! Ne var ki genç ölümler bazen önlenemez. Hayatlarının baharında görev başında giden askerler polisler için veya kalleş bir bombanın, onulmaz bir hastalığın, kazaların kurbanlarına yüreğimiz yanar ama sorumluluğu kadere havale ederiz. Oysa işleri ellerinden alınan Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın uğradıkları haksızlığı protesto etmek için başlattıkları açlık grevini sonlandırmak ve bu iki genç insanı hayata iade etmek o kadar kolay ki… Vicdanın sesine kulak vermek… Hepsi bu! Çünkü merhamet kibirden, bağışlamak cezalandırmaktan, sevgi nefretten üstündür. Bu gençler görevlerine iade edilirlerse hayatlarının akışını yaşarlar. Ölümlerine göz yumulursa bu gün değişik nedenlerle ıstırap çeken insanların bayrağı haline gelirler. Gerçi semboller kişilerden güçlüdür ama aslolan da hayattır. Buradan Nuriye ve Semih’e sesleniyorum: Ölüm gençlere yakışmaz çocuklar, yalvarırım hayatta kalın ve öyle mücadele edin çünkü Allahın bize bahşettiği hayat kutsaldır. Dilerim ya onlar ya da bu açlık grevini sonlandırabilecek birileri beni duyar ve bana hak verir, çok geç olmadan.

‘Açlığa Ses Veriyoruz Konseri’

Yarın ise yani 18 Haziran Pazar günü de Gülmen ve Özakça için Ankara’da ‘Açlığa Ses Veriyoruz Konseri’ düzenlenecek. Program şöyle:


PAYLAŞ:
    WhatsApp'da Paylaş!   Telegram'da Paylaş!     Yazdır   E-Posta Gönder

Önceki Haber
'Mücadeleler birleşmeli' diyen Sancar: HDP olarak üzerimize düşeni yapacağız
Sonraki Haber
CHP'den Erdoğan'ın 'yargı' sözlerine yanıt: Kılıçdaroğlu'nu gözaltına alın talimatı veriyor