Mardin’in son semercileri

HABER MERKEZİ – Semercilik mesleği zamana yenik düşünce son kalan iki usta mesleklerini çanta ve süs eşyaları gibi alternatif ürünlerle sürdürüyor.

El sanatlarının önemli merkezlerinden biri olan Mardin’de semercilik ya da diğer adıyla palancılık zamana yenik düşünce onlarca ustası da işsiz kaldı.

Mezopotamya Ajansı’ndan Ahmet Kanbal’ın haberine göre, bir dönem eşek ve katırlarla yapılan yük taşımacılığı işi bitince semer ustaları da alternatif işlere yöneldi. Mardin’de geriye sadece bilinen 2 semer ustası kaldı.

Kalan ustalar, kırsal bölgeler ile Mardin’in dar ara sokaklarında çöp toplamada kullanılan eşek ve katırların ihtiyacı olan semerleri üreterek, geçimlerini ve mesleklerini sürdürüyor. Zanaatlarını sürdürmek isteyen ustalar, çırak arıyorlar.

İnce işçilik istiyor

Artuklu ilçesinde 27 yıldır semer ustalığı yapan Fikret Doğan, mesleği Ermeni bir ustadan öğrenmiş. Semer yapımında kamış, kilim ve keçe kullanıyor Keçe Urfa’dan, kamış özel olarak Bitlis’ten, kilimleri ise Adana, Batman ve Urfa taraflarından getirtiyorlar.

Bir semerin püf noktasının kamış olduğunu ifade eden Doğan, kamışın yumuşak olması gerektiğini söylüyor ve nedenini açıklıyor:

Hayvanın rahatlığı içindir. Yük bindiği zaman yürüdüğünde bu sünger gibi baskılanıyor. 200 kilo yüklendiğinde hayvanın sırtına baskı yapmaz. İki aşamadan oluşuyor. Milimetrelik olmalı ki, hayvan dengede olsun.

İşlerinin ince işçilik olduğunu dile getiren Doğan, bir semeri yapmadan önce bir insanın terziye gidip ölçü vermesi gibi semer hazırlayacakları hayvanın ölçülerini aldıklarını söylüyor.

Ölçüden sonra ise kesim ve dikim işine geçiyorlar.

300 köye semer yapıyor

Mesleklerinin artık yok olmak üzere olduğunu söyleyen Doğan ancak bu dönemde bile yaklaşık 300 köye semer yapmaya devam ettiklerini belirtiyor. Ancak şimdiden alternatif işlere de yönelmişler. Asmalıklar, çantalar, süs eşyaları da yaparak kendilerine yeni bir iş alanı açmışlar.

Destek verilmiyor

Artuklu Üniversitesi’nden akademisyenlerin yanına geldiğini ve mesleğin yaşatılması için kendilerinden talepte bulunduğunu vurgulayan Doğan, görüntülerin çekildiğini, Kültür ve Turizm Bakanlığı’na gönderildiğini ancak mesleğin yaşatılması için bekledikleri desteği alamadıklarını belirtti.