Ana SayfaGüncelIrkçı saldırıya uğrayanlar ifade verdi: Askerlerin önünde ‘terörist’ diyerek saldırdılar

Irkçı saldırıya uğrayanlar ifade verdi: Askerlerin önünde ‘terörist’ diyerek saldırdılar

HABER MERKEZİ – Konya’da ırkçı saldırıya uğrayan Dal ailesi fertleri, ifadelerinde olayın askerlerin gözü önünde yaşandığını ve ırkçı grubun kendilerine “bunlar terörist” sözleriyle saldırdığını anlattı.

Konya’nın Meram ilçesine bağlı Çarıklıköy Mahallesi’nde yaşayan Diyarbakırlı Dal ailesi dün 60 kişilik bir ırkçı grubun saldırısına uğradı ve aile fertlerinden Hakim Dal katledildi.

Saldırıya uğrayan aile fertlerinden Aydın Dal, Mustafa Dal, Hadi Dal ve Hamdi Dal, Konya Cinayet Büro Amirliği tarafından “kasten öldürmek” suçlamasıyla yürütülen soruşturma kapsamında Hırsızlık Büro Amirliği’nde ifade verdi.

Aile fertleri, ırkçı saldırının detaylarını anlatarak, saldırganlar hakkında şikayetçi oldu.

Mezopotamya Ajansı (MA), aile fertlerinin ifade tutanaklarına ulaştı.

‘İlk günden beri rahatsızlardı bizden’

Aile fertlerinden Aydın Dal, kardeşleri Hekim, Hadi, Sofi ve Hamdi Dal ile ortak hayvancılık işi yaptıklarını anlattı. Tatlıcak’da yerleri olduğunu ve 2012 yılında Çarıklar Fatih Mahallesi’nden ağabeyi Hadi Dal’ın bir arsa aldığını anlatan Dal, bu arsaya hem yerleştiklerini hem de iş yapmaya başladıklarını ifade etti:

Oraya taşındığımız ilk günden beri çevre komşu ve köylüler bizi sevmiyorlardı. Sürekli arkamızdan kendi topraklarına neden geldiğimizi, neden onların topraklarında hayvancılık yaptığımız sorgulayıp, bizi zor duruma sokuyorlardı. Hatta abim bir dönem bu sıkıntılar daha da büyümesin diye o bölgedeki arsamızı satılığa çıkardı. Ancak arsamız satılmadı.

Komşularının kendilerini bölgede istemediklerine dikkati çeken Dal, sözlerini şöyle sürdürdü:

Düzenli işimize devam ettik. Ancak komşularımız ve köylülerimiz bize selam vermiyorlardı. Bizim için Tarım İl Müdürlüğü’ne giderek, ahırlarımızda ‘terörist’ sakladığımız iftirasında bile bulundular. Hayvanlarımızın telef olması için hayvanları yaydığımız bölgeye zehir atarak, maddi zarar vermeye çalıştılar. Bize neden böyle davrandıklarını bilmiyorum. Ancak etnik kökenimizden dolayı bu şekilde davrandıklarına tahmin edebiliyorum.

Kurban Bayramı’nın ikinci gününde abisi Hadi Dal’ın haber vermesi üzerine olay yerine gittiklerini aktaran Dal, şunları söyledi:

Abim Hadi Dal kapımı çalarak ‘Mustafa hayvanları yayarken saldırıya uğramış. Başında saçma yarası varmış. Yanına gidelim’ dedi. Abimin 34 plakalı Renoult Fluence marka model aracına binerek Mustafa’nın yanına doğru yola çıktık. Abim Jandarmaya olayı haber vermemi istedi. Ben de kendi adıma kayıtlı 0538…numaralı GSM hattından 155 aradım onlar da beni Jandarma görevlilerine aktardılar. Yola çıktıktan yaklaşık yarım saat sonra Mustafa’nın hayvanları yaydığı meraya vardık. Mera çevresinde park halinde ve mera içerisinde hareket halinde yaklaşık yirmiye yakın araç vardı. Tedirgin olduk. Bu esnada abim Hamdi Dal’ın kullanmış olduğu Audi marka araç ile karşılaştık. Abilerim Hadi ve Hamdi camdan konuşmaya başladılar ve jandarma gelene kadar kalabalığın ve Mustafa’nın yaralandığı bölgeye yaklaşmama kararı aldılar. Bölgeden biraz uzaklaştıktan sonra Jandarmanın kalabalığın bulunduğu bölgeye geldiğini gördük.

‘Bunlar terörist’

Bir süre sonra askerlerin yanlarına geldiklerini ve “olay nedir” diye sorduklarını dile getiren Dal, olayı anlatmaları üzerine askerlerin köy muhtarını çağırdığını kaydetti. Dal, sonrasında yaşananları şöyle anlattı:

Muhtar bizim bulunduğumuz bölgeye doğru gelirken arkasındaki kalabalıkta onu takip ediyordu. Kalabalıktan bize yönelik küfürler geliyordu. Bize hitaben ‘bunlar terörist, siz kimsiniz burda gelip hayvancılık yapıyorsunuz, sizin de araçlarınızın …’ diyerek bize ve araçlarımıza taş atmaya başladılar. Abim Hadi onları sakinleştirmeye çalışıyordu. Bize doğru gelen kalabalık bizi linç edecek diye kaçtık. Araçlarımızı çalıştırdık ancak olay yerinden kaçamadık. Abim Hamdi Dal araç içerisinde kaçmaya çalışırken kafasına gelen taş sebebiyle yaralandı.

Bu sırada yiğeni Mustafa ve kardeşi Hekim Dal’ın yanlarına doğru geldiğini söyleyen Dal, şöyle devam etti:

Sofi Dal bu olaylar esnasında yanımızda yoktu. Kalabalık onları fark edince onlara saldırmaya başladı. Bizler de araçlarımızdan inerek, olayları ayırmaya çalıştık. Kalabalık bizi de darp etmeye başladı. Bu esnada bir el silah sesi duydum ve kardeşim Hekim Dal’ın ‘yaralandım’ diyerek yere düştüğünü gördüm. Kardeşime silah sıkan şahsı o an göremedim. Etraf çok kalabalıktı. Abim Hamdi diğer abim Hekim’in yanına gidebilmek için belinden çıkardığı silah ile havaya bir el ateş etti. Silahı gören kalabalık dağıldı. Abim Hadi 112’yi haber verdi. Ancak biz 112’yi beklemeden abim Hekim’i olay yerine geldiğimiz 34 plakalı Renoult Flunce marka model araç ile Şehir Hastanesine götürdük. Beni darp eden, kullandığımız araçlara zarar veren, yiğinem Mustafa’yı silah ile yaralayan ve kardeşim Hekim Dal’ı öldüren şahıslardan davacı ve şikayetçiyim.

‘Kürtleri burada istemiyoruz’

Yaşananları anlatan Hamdi Dal ise, mahalledekilerle sürekli problem yaşadıklarını kaydetti. Dal, 2017-2020 yıllarında 2 kez hayvanlarının zehirlendiğini belirterek, sözlerine şöyle devam etti:

Hayvanlarımız telef oldu. Bu husus Tarım İl Müdürlüğü kayıtlarına da geçmiştir. Ayrıca çevre köylüler bizim çocuklarımızı da dövüyorlardı. Bunun sebebi ise bizim doğu illerinden göç etmiş ve etnik kimliğimiz olan Kürtlük sebebiyle olduğunu düşünüyorum. Çünkü daha önceden bize hitaben o bölgedeki köylüler ‘Siz Kürtleri burada istemiyoruz. Size burada hayvan güttürmeyiz’ demişlerdi. Bu hususlar sebebiyle arsamızı ve ahırımızı bir sene önce satılığa çıkardık ancak satamadık.




Önceki Haber
YouTube Bolsonaro’nun videolarını kaldırdı: Covid-19 hakkında yanlış bilgi yayıyor
Sonraki Haber
Mevcut en güncel haber.