Kemal Kılıçdaroğlu, dark web ve deep fake iddiaları ile ilgili Fahrettin Altun’un “Biz biliyoruz neyin önünü almaya çalıştığınızı” sözlerine “Biliyorsan açıkla, niye açıklamıyorsun?” dedi.
Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı Adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İletişim Başkanı Fahrettin Altun ve ekibi hakkındaki deep fake iddialarına ilişkin konuştu.
Kılıçdaroğlu geçtiğimiz günlerde “Fahrettin Altun, Serhat ve ekip arkadaşları Çağatay ile Evren; anlaşmaya çalıştığınız dark web dünyası, sizi yabancı istihbaratın eline düşürür. Cambridge Analytica’cılık oynamak sizin kapasitenizi aşar çocuklar” açıklamasına karşılık Altun “Bu açıklamayı ne amaçla yaptığınızı, neyin önünü almaya çalıştığınızı çok iyi biliyoruz” demişti.
‘Niye açıklamıyorsun?’
KRT TV yayınında Yavuz Oğhan ve Selen Yalaz’ın sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu, Selen Yalaz’ın Altun’un açıklamasını sorması üzerine şunları söyledi:
Neyin önünü almaya çalışıyormuşuz? Bildiğini açıklasın niye açıklamıyor? Bu yönde bir bilgi geldi ama her gelen bilgiyi hemen kullanmıyoruz. Bunu doğrulatmamız lazım. Sonra doğrulattık bazı kanallardan. Yurt dışında deep fake denilen yöntemle ses ve görüntüleri değiştirerek olumsuz propaganda yapabilirler. Yurt dışından bazı hackerlarla sözleşme yapıldı ve onlara Bitcoin üzerinden ödeme yapıldığı yönünde bilgiler geldi. Bunu yapanlar uluslararası casus şebekelerinin tuzağına düşmüş durumdalar. Çünkü onlar bütün bunları biliyorlar zaten. Buradan iftiralarla beni suçlamak istiyorlar. Ben de bunu açıkladım. Şimdi paniğe kapıldılar, ‘Biz biliyoruz neyin önünü almaya çalıştığınızı’… Biliyorsan açıkla, niye açıklamıyorsun?”
‘Bu tablo onların panik içinde olduklarını gösteriyor’
ABD ziyaretiyle ilgili manipülasyon yapılmak istendiğini belirten Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
Ben MIT’den çıktıktan sonra Boston’dan karayoluyla önce New York’a gidip, şu meşhur gökdelenin önünde video çekmiştim. Sonra oradan da Washington’a geçtim. O yol 8 saat sürüyor. O yol üzerinden kurgular yapmaya, ses kayıtları ve görüntüler üzerinden bir şeyler üretmeye çalışıyorlar diye bir bilgi geldi. Niye bunu yapıyorlar? Kaldı ki, benim arabamda devletin polisi de var. Ben tek başıma gitsem, tek başına gitti derler. Başkaları da var yanımda. İktidarı kaybedeceklerini biliyorlar. ‘İftira ve yalanlarla acaba bu seçimleri nasıl kazanabiliriz’, bunun arayışı içindeler. İletişim Başkanlığı, aslında İletişim Başkanlığı olmaktan çıkmış. İletişim Başkanlığı’nın normalde halkı doğru bilgilendirmesi lazım, TRT gibi, TRT de malum. Bu tablo onların panik içinde olduklarını gösteriyor. Açıklayın kardeşim, ne bilginiz var açıklayın ne olacak, biz açık insanız. Gizlimiz saklımız yok. Evimizin mutfağını bile açtık. Bunların 1 saat içinde sahte olduğu saptayacak programlar da var, bu konuda da önlem aldık.”
‘Basın İlan Kurumu aracılığıyla devleti soyuyorlar’
Kılıçdaroğlu, yurttaşın gidişattan rahatsız olduğunu belirterek, “Sadece sarayda oturup 4-5 yerden maaş alanlar, bunların durumu gayet iyi. Dış politikayla ilgili bir tane makale bile okumamış kişilerin büyükelçi olarak atandıklarını görüyorsunuz. Onların da keyfi yerinde. Havuz medyası var, onların da keyfi yerinde. Çünkü onlara da kamu bankalarından olağanüstü kaynak aktarılıyor. Ayrıca tirajları şişirerek gösteriyorlar, Basın İlan Kurumu aracılığıyla devleti soyuyorlar. Sağ olsun AK Parti her türlü desteği veriyor onlara” diye konuştu.