14 Mayıs seçimlerine 25 gün kala, Türkiye dünya basınının gündeminde de geniş yer bulmaya başladı.
- Middle East Eye: Aktif hale getirilen Twitter hesapları ile seçime müdahale olasılığı arttı
- LSE: Seçimi muhalefet kazanırsa AB-Türkiye ilişkilerinde yeni bir sayfa açılabilir
- France24: Erdoğan siyasi kazanç için etnik gerilim yaratıyor
- Greek City Times: 20 yıldır iktidar değişikliğine işaret edebilecek ilk seçim
Middle East Eye: Türkiye seçimleri
Ortadoğu’daki gelişmeleri yakından takip eden internet haber sitesi Middle East Eye, “Türkiye seçimleri: Binlerce Rus Twitter hesabı Türkçe olarak yeniden etkinleştirildi” başlıklı haberi ile 14 Mayıs seçimlerine bir kaç hafta kala binlerce Rusça ve Macarca Twitter hesabının Türkçe olarak etkinleştirildiğine dikkat çekerek, bu durumun seçime müdahale olasılığını arttırdığını bildirdi.
Siyasi danışmanlık ve araştırma şirketi Datailor’un Genel Müdürü Ahmet Turan Han’ın ifadelerine yer verilen haberde, şirketin yakın zamanda kimlik değiştiren ve büyük olasılıkla botlardan oluşan bir Twitter kullanıcıları ağıyla karşılaştığının altı çizildi.
Han, bu hesapların geçmişte yüzde 56’sının Rusça, yüzde 28’inin Macarca ve geri kalanının da İngilizce içerik paylaştığını sözlerine ekledi. Han ayrıca, aslında Rusça ve Macarca olan bu hesapların yalnızca siyasi parti ve parti liderlerini takip ettiğini ve henüz hiç tweet atmadığını sözlerine ekledi.
Rusya 2016 ABD Başkanlık seçimlerinde de sosyal medyada bot hesap kullanımları ve sızıntılar yoluyla seçime müdahale etmekle gündeme gelmişti. Indiana Üniversitesi’nde yapılan bir araştırmaya göre Türkiye’de nüfusun yalnızca yüzde 27’si Twitter kullanıyor. Araştırmalara göre, Türkiye’deki pek çok siyasetçinin takipçilerinin yüzde 30 ile yüzde 50’sinin sahte hesap ya da bot olduğu ifade ediliyor. 2020’de Twitter, “devlet bağlantılı bilgi operasyonları” gerçekleştirildiği iddiasıyla Türkiye’de 7 bin 340 hesabı kapatmıştı.
Elon Musk ise, dezenformasyon iddialarına rağmen Twitter’ı devraldıktan kısa bir süre sonra sahte haberler ve bot hesaplarla mücadele eden ekibi işten kovmuştu.
LSE: Seçimi muhalefet kazanırsa AB-Türkiye ilişkilerinde yeni bir sayfa açılabilir
Avrupa Reform Merkezi’nden kıdemli araştırmacı ve bilim insanı Luigi Scazzieri, Londra Ekonomi ve Siyaset Bilimi akademisyenlerinin analizlerini paylaştığı kendi resmi web sayfasında “2023 Türkiye Genel Seçimleri AB-Türkiye ilişkileri için ne anlama gelebilir” başlıklı makaleyi kaleme aldı.
Scazzieri analizinde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın iktidarda kalma savaşıyla karşı karşıya olduğu bu dönemde, seçim sonuçlarının AB ile Türkiye arasındaki gelecekteki ilişkiyi belirleyecek gibi göründüğünü belirtti.
Türkiye’nin AB’nin en stratejik komşularından biri ve bir NATO üyesi olduğunun ifade edildiği analizde, AB- Türkiye ilişkilerinin on yılı aşkın bir süredir yokuş aşağı gitmekte olduğu ve sıkışmışlık halinde olduğu vurgulandı.
Seçimden sonra Erdoğan’ın iktidarda kalmasının Avrupa ilişkilerindeki çalkantının süreceği anlamına geleceğini belirten Scazzieri, hükümet tarafından büyük çaplı oy hileleri yapılacağına dair kanıtlar ile beraber Erdoğan’ın kaybetmesine rağmen gitmeyi reddetmesi olasılığının da olduğunu ve bu durumların da ilişkileri olumsuz yönde etkileyeceğinin altını çizdi.
Seçimin muhalefet tarafından kazanılması ama Erdoğan’ın seçim sonuçlarını reddetmesi durumunda ise Scazzieri, Avrupa’dan Türkiye’nin AB üyelik sürecinin feshedilmesine dair daha yüksek sesler çıkaracağını öngördüğünü bildirdi.
‘Kılıçdaroğlu kazanırsa iç ve dış politikada köklü değişiklikler olacak’
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun kazandığı bir senaryoya göre de analiz yapan Scazzieri, bu durumda Türkiye’nin iç ve dış politikasında köklü değişiklikler olacağını ifade etti. Muhalefetin anayasayı parlamenter sisteme dönüştürmek, yargı bağımsızlığını sağlamak, AB ve ABD ile olumlu ilişkiler geliştirmek istediğine değinen Scazzieri, tüm sürtüşme kaynakları ortadan kalkmayacak olsa da muhalefetin seçimi kazanmasının AB-Türkiye ilişkilerini yeniden ve sıfırdan başlatmak için büyük bir fırsat olacağının altını çizdi. Scazzieri bu senaryoya dair şu ifadeleri kullandı:
Böyle bir durumda AB’nin tüm politika alanlarında diyaloğu yoğunlaştırması ve ekonomik zorlukların üstesinden gelmesine yardımcı olarak yeni hükümeti istikrara kavuşturmaya çalışması akıllıca olacaktır. Orta vadede gerçekçi bir hedef, AB ve Türkiye’nin uzun süredir planladıkları gümrük birliğini yükseltmeyi müzakere etmeleri olacaktır. Ancak bu hiç kolay olmayacak. Üye ülkeler, yeni hükümet demokratik özgürlükleri geliştirme, Yunanistan ve Kıbrıs ile gerilimi azaltma ve AB ile gümrük birliğiyle ilgili mevcut ticari sürtüşmeleri çözme konusunda ciddi olduğunu göstermediği sürece müzakerelere başlamayı kabul etmeyecek. Ancak, her iki taraf da farklılıklarını aşmak yönünde yatırım yaparsa, AB-Türkiye ilişkilerinde yeni bir dönem yakın olabilir.
France24: Erdoğan siyasi kazanç için etnik gerilim yaratıyor
Fransız yayın kuruluşu France24, “Erdoğan’ın baş rakibi Kılıçdaroğlu, seçim öncesinde Kürt haklarını savundu” başlığıyla yayınladığı haberinde, hükümet tarafından siyasi kazanç için tetiklenen etnik gerilime işaret etti.
Erdoğan’ın uzun bir zamandır Kılıçdaroğlu’nu PKK ile ilişkilendirme çabalarına değinilen haberde, Erdoğan’ın oluşturduğu ittifaktaki aşırı sağcı, milliyetçi ve İslamcı partilere dikkat çekildi. Haberde, eldeki ittifak ile Erdoğan’ın parlamentodaki kontrolünü sürdürmesinin şüpheli olduğu belirtildi.
Kılıçdaroğlu’nun Alevi olması nedeniyle hedef tahtasına oturtulmaya çalışıldığının altını çizen haberde, Kılıçdaroğlu’nun “Kürtler” adlı videosu hatırlatılarak, “Kılıçdaroğlu Kürt hakları adına bugüne kadarki en sağlam savunmasını yaptı” denildi.
Kürtler. pic.twitter.com/almLCAJtcr
— Kemal Kılıçdaroğlu (@kilicdarogluk) April 17, 2023
Greek City Times: 20 yıldır iktidar değişikliğine işaret edebilecek ilk seçim
Yunanistan haber ajansı Greek City Times, “Seçimler yaklaşırken Türk Lirası rekor düşüş yaşıyor” başlıklı haberinde, “20 yıl sonra iktidar değişikliğine işaret edebilecek ilk seçim” olarak tanımladığı 14 Mayıs seçimlerine Türkiye’nin bir ekonomik kriz içinde girdiğini vurguladı.
Türk Lirası’nın Euro ve Dolar karşısındaki günlük değerine yer verilen haberde, Erdoğan tarafından uygulanan ve dünyada benzeri görülmeyen para politikalarının halkın alım gücünde yarattığı düşüşe değinildi. Haberin sonunda Erdoğan’ın “ana rakibi” olarak ifade edilen Kılıçdaroğlu’nun ekonomi alanındaki seçim vaatleri hatırlatıldı.
Ekathimerini: Muhalefetin kazanması dış politika anlamında neyi değiştirir?”
Yunanistan devlet ajansı Ekathimerini ise, “Muhalefetin kazanması dış politika anlamında neyi değiştirir?” başlıklı bugünki haberinde seçimleri muhalefetin kazanması durumunda Türkiye’nin dış politikasında olası değişiklikleri işledi. Muhalefetin Erdoğan’ı koltuğundan indirmesi durumunda Erdoğan’ın batı karşıtı yaklaşımının hızla terkedileceğinin ifade edildiği haberde, Hellenic Avrupa ve Dış Politika Vakfı’ndan araştırma görevlisi Nicholas Danforth’un Ankara’nın yeniden oluşabilecek dış politikasını tartışmak için Thanos Davelis ile görüş alışverişinde bulunacağı belirtildi.