HDP: Devlet Dersim Katliamı ile yüzleşip, özür dilemeli
HABER MERKEZİ – Dersim Katliamı’nın 83. yılında bir açıklama yapan HDP, “Devlet hakikatle yüzleşme temelinde katledilenlerin ailelerinden ve Dersim halkından özür dilemelidir” ifadelerini kullandı.
Halkların Demokratik Partisi (HDP), Dersim Katliamı’nın 83. yılına dair yazılı açıklama yaptı.
Halklar ve İnançlar Komisyonundan Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Tülay Hatimoğulları’nın imzasıyla yayınlanan açıklamada, ‘Roza Şaye (İkinci kara gün) olarak tarihe geçen katliamın, Ermeni soykırımından sonra Türkiye’de yaşanmış en büyük katliam olarak tarihin kara sayfalarında bir utanç olarak durduğu’ ifade edildi.
HDP’nin açıklamasının tamamı şöyle:
“Padişahların hâkim olmak için ferman çıkardığı, Şeyhülislamların ‘katli vaciptir’ dediği Dersim’e yapılan askeri operasyonların sayısı dahi bilinmiyor. Tek millet, tek din, tek dil anlayışı çerçevesine kurulan ulus devlet idarecileri, 25 Aralık 1935 yılında 2884 sayılı ‘Tunceli Vilayetinin İdaresi Hakkında’ kanun çıkarıp, ‘tedip’ ve ‘tenkil’ harekâtı için çerçeve çizdi. Tunceli Kanunu’yla resmi olarak adı değiştirilen Dersim’de, 4 Mayıs 1937 tarihli Bakanlar Kurulu kararıyla da on binlerce insan katledildi.
1937-1938 yıllarında Dersim’de tarihte eşi benzeri az bulunan bir etno dinsel katliam gerçekleştirildi. Resmi kurum verilerine göre; Dersim Katliamı’nda, 13 bin 160 kişi öldürülmüş ve 11 bin 818 kişi de batı illerine sürgüne gönderilmişti. Oysa yerel kaynaklara göre hakikat; kadın ve çocuk ayrımı yapılmadan gerçekleştirilen bu soykırımda 70 bin civarında insan katledildi. Tarihe ‘38 Kırımı’ olarak da geçen katliam sürecinde, on binlerce Dersimli sürgüne gönderildi ve binlerce çocuk da evlatlık verildi. Dersimliler, katliamdan sağ kurtulan ve evlatlık verilen çocukların akıbetini ise hiç öğrenemedi. Dersim’in kayıp kızlarından hiç haber alınamadı.
Devletin 83 yıl sonra dahi olsa bu vahşi katliamın hakikatiyle yüzleşmesi gerektiği belirtilen açıklamada Hakikat ve Yüzleşme Komisyonu kurulması talep edildi. Arşivlerin tamamının açılması, mahkeme kayıtlarının kamuoyuna sunulması ve katliamda yer alan faillerin gıyaben de olsa yargılamalarının yapılmasının önemi vurgulanan açıklamada, “15 Kasım 1937’de idam edilen Seyid Rıza ve yol arkadaşlarının mezar yerleri belirlenmeli, sürgün edilen ve evlatlık verilen çocukların/Dersim’in kayıp kızlarının belgeleri açıklanmalıdır.
Dersim halkı açısından hiç kaybolmayan Dersim’in adı, dili ve tarihi resmen iade edilmeli. Devlet hakikatle yüzleşme temelinde katledilenlerin ailelerinden ve Dersim halkından özür dilemelidir. Bu coğrafyada her şeyden çok ihtiyaç duyduğumuz toplumsal barış ve demokratik Türkiye bu tarihsel yüzleşmelerle inşa edilebilir.”
Dersim Katliamı
83 yıl önce bugün Ankara’da CHP Hükümeti toplandı. Toplantıda “1937 yılında yapılan ‘Tunceli Tenkil Harekatı’na dair Bakanlar Kurulu Kararı”nı aldı. “Gayet gizlidir” ibareli yarım sayfadan oluşan karar ile Dersim Katliamı yapıldı.
Kararda şu ifadeler yer alıyordu:
“Sadece taarruz hareketiyle ilerlemekle iktifa ettikçe isyan ocakları daimi olarak yerinde bırakılmış olur. Bunun içindir ki, silah kullanmış olanları ve kullananları yerinde ve sonuna kadar zarar vermeyecek hale getirmek, köyleri kamilen tahrip etmek ve aileleri uzaklaştırmak lüzumlu görülmüştür.”
1937-38 katliamı ile birlikte binlerce insan öldürüldü, binlercesi sürgün edildi.
Demirel Hükümeti’nde Dışişleri Bakanlığı da yapmış olan dönemin katliam tanıklarından İhsan Sabri Çağlayangil şöyle demişti: