Beyrut’taki patlama: Ölü sayısı 171’e yükseldi

HABER MERKEZİ – Lübnan’ın başkenti Beyrut’taki liman bölgesinde meydana gelen patlamada yaşamını yitirenlerin sayısı 171’e çıktı. En az 30-40 kişinin de kayıp olduğu belirtildi.

Lübnan’ın başkenti Beyrut’taki liman bölgesinde 4 Ağustos’ta patlayıcı maddelerin bulunduğu 12 numaralı depoda şiddetli patlama meydana gelmişti.

Lübnan Sağlık Bakanı Hamad Hasan, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ / WHO) Acil Durum Müdürü Rick Brennan ile görüşmesi sırasında Beyrut Limanı’ndaki can kayıplarına dair gazetecilere açıklamalarda bulundu.

Şu ana kadar ölü sayısının 171’e ulaştığını belirten Hasan, 30-40 kişinin de kayıp olduğu bilgisini verdi.

Hasan, yaralılardan 120’sinin yoğun bakımdaki tedavilerinin sürdüğünü ve bin 500 civarında da özel tedavi isteyen yaralı olduğunu belirtti.

Dünyanın farklı ülkelerinden Lübnan’a yapılan tıbbi yardımların listesini ordudan teslim aldıklarını söyleyen Hasan, söz konusu tıbbi yardımların ihtiyaç gereği ülkedeki sağlık merkezlerine dağıtılacağını ifade etti.

Ne olmuştu?

4 Ağustos’ta Beyrut’un liman bölgesinde patlayıcı maddelerin bulunduğu 12 numaralı depoda önce yangın çıkmış ardından tüm kenti sarsan çok güçlü patlama meydana gelmişti.

2 bin 750 ton amonyum nitrat 2014’ten bu yana herhangi bir güvenlik önlemi bulunmaksızın limandaki depoda tutuluyordu.

Hükümet patlamanın sorumlularının bulunacağı sözü verse de halkın çoğunluğunun iktidara güveni yok.

Halk, yaşananlarda hükümetin ‘ihmali olduğunu’ söylüyor ve siyasileri ‘yolsuzluk yapmakla’ suçluyor.

Lübnan Cumhurbaşkanı Michel Aoun ise patlamayla ilgili uluslararası soruşturma açılması çağrılarını reddetmiş ve patlamaya ‘dış müdahale’ olup olmadığını yerel yetkililerin inceleyeceğini söylemişti.

Patlamanın ardından Başbakan Hassan Diyab’a kendi kabinesinden de art arda istifa baskıları gelmeye başlamıştı.

Önce Enformasyon Bakanı Menal Abdussamed, Çevre Bakanı Damianos Kattar ve Adalet Bakanı Marie Claude Najm ile ile altı milletvekili görevlerinden istifa etmişti.

Ardından 10 Ağustos’ta tüm bakanlar istifasını Başbakan Hassan Diyab’a sunmuştu.

Aynı gün Diyab, ise “Lübnan’ın başına gelen felaket, ülkeyi ve devleti saran korkunç yolsuzluğun sonucudur. Bu yolsuzluk düzeni, devletin kendisinden daha büyük bir durumda. Bu durum devleti felce uğratıyor. Devlet yolsuzlukla mücadele edemiyor” diyerek istifasını resmen duyurmuştu.