Ana SayfaToplumsal CinsiyetDilan Toptaş cinayeti davası: Mahkeme olay yeri keşif talebini reddetti

Dilan Toptaş cinayeti davası: Mahkeme olay yeri keşif talebini reddetti

HABER MERKEZİ – Van’da Dilan Toptaş’ı aracının içinde silahla vurup öldürdükten sonra cinayete ‘kaza’ süsü veren Halil İbrahim Sert, ilk duruşmada çelişkili beyanlarda bulundu. Mahkeme, Toptaş’ın avukatlarının yaptığı tüm başvuruları reddederek, duruşmayı erteledi.

Van’da 30 Ağustos 2020’de Dilan Toptaş’ı aracının içinde silahla vurup öldüren Halil İbrahim Sert adlı gardiyan, cinayete trafik kazası süsü vermeye çalışmıştı.

Görgü tanıklarının anlatımları sonucu gözaltına alınan gardiyan tutuklanmıştı.

Sert hakkında açılan davanın ilk duruşması, Van 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapıldı.

“Kasten öldürmek” ve “Delil karartmak” suçundan yargılanan Sert, duruşmaya tutuklu bulunduğu Patnos L Tipi Kapalı Cezaevi’nden Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı.

Dilan’ın annesi, Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) Diyarbakır Şube Eşbaşkanı Halise Dakalı, ÖHD Van Şubesi üyeleri, baro avukatları ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Van Milletvekili Muazzez Orhan da duruşmada hazır bulundu. Gazetecilerin duruşmayı izlemesine ise izin verilmedi.

Sanık Sert’in duruşmaya, daha önce birçok yargılamada “iyi hal indirimine” gerekçe gösterilen kravat takarak katılması dikkat çekti.

Duruşmada ağlayarak konuşan Sert, daha önce emniyette verdiği “Dilan’ın eli torpidodaki silaha değmedi” ifadesinin aksi beyanlarda bulundu.

Sert, bu kez “Dilan benden maske istedi. Torpidoda maskeyi çıkarırken silah oradaydı. Silahı yanıma aldım. Silah sol elimdeydi. Sağ elimle birlikte tutmuştum, o sırada nasıl patladı bilmiyorum. Takdir mahkemenindir, tahliye istiyorum” diyerek, tahliye talebinde bulundu.

Fail Sert’in ardından dinlenen üç tanıktan biri, Sert’in cinayet, örtbas etmeye çalıştığını, silahı Dilan’ın eline sürdüğünü, Dilan’ın üzerindeki kanı kendi üzerine sürdüğünü, sardığını ve nefes almasını zorlaştıracak şekilde üzerine abandığını, silahı aracın sol tarafına sakladığını ifade etti.

Diğer bir tanık da sanığın boş kovanı ve bira şişelerini orta refuje attığını gördüğünü söyledi.

İddia makamı, dosyadaki eksik hususların giderilmesini ve sanığın tutukluluk halinin devamını istedi.

Sanık avukatı ise olayın “kasten” değil, “taksirle” olduğunu iddia ederek, müvekkilinin tahliyesini talep etti.

Ardından söz alan Toptaş ailesinin avukatları, sanığın ilk günden bu yana “gerçeğe aykırı beyanda bulunduğunu” belirterek, olayda delillerin karartılmaya çalışıldığını vurguladı.

Sanığın 5 yıldır silah kullanma yetkisinin bulunduğunu belirten avukatlar, “Silah yanlışlıkla ateş almaz” dedi.

Mahkeme heyeti, sanığın gözaltına alındığı gün saat 19.00’dan gece 03.00’e kadar eşi ve kardeşinden aldığı ancak bilirkişi raporuna yansımayan mesajların tespitine ilişkin yaptığı başvuruyu reddetti. Mahkeme, Van Barosu ve ÖHD’nin davaya katılma taleplerini, “suçtan doğrudan zarar görmedikleri” gerekçesiyle reddetti. Mahkeme, avukatların “olay yeri keşfi ve canlandırma” talebini de kabul etmedi.

Avukatların swap örneklerinin incelenmesi taleplerini kabul eden mahkeme, sanığın tutukluluk halinin devamına karar verdi. Duruşma 1 Haziran’a ertelendi.


PAYLAŞ:
    WhatsApp'da Paylaş!   Telegram'da Paylaş!     Yazdır   E-Posta Gönder

Önceki Haber
Angelina Jolie'ye göre 'sıra dışı': Kürt savaşçı kadınların kitabı çıktı
Sonraki Haber
Ankara’da kaçırılan öğrenciler: Ölümle tehdit edildik