Ana SayfaEkoloji“Birileri kendi başına satmıyor, Sur’daki yıkım suça teşvik etti”

“Birileri kendi başına satmıyor, Sur’daki yıkım suça teşvik etti”

HABER MERKEZİ – Diyarbakır Surlarının taşlarının sökülüp satılması ve yine Suriçi’ndeki evlerin taşlarının aynı yöntemle pazarlanması gündemdeki yerini korurken, TMMOB Diyarbakır temsilciğinden konuya dair açıklama geldi. Açıklamada, “Birilerinin sanki kendi başına bu taşları sattığı algısı doğru değildir” denilerek Sur’daki yıkıma dikkat çekildi ve cezasızlığın bazılarını suç işlemeye teşvik ettiği vurgulandı. Birlik, Diyarbakırlılara Surlara sahip çıkma çağrısı yaptı.

TMMOB Diyarbakır İl Koordinasyon Kurulu, UNESCO korumasında olan kentteki Surlara ait taşlar ile Sur ilçesinde 104 gün süren çatışmalar sonrasında yıkılan tescilli geleneksel Diyarbakır evlerinin taşlarının satılmasına ilişkin bir basın toplantısı düzenledi.

Mimarlar Odası Şubesi’nde düzenlenen toplantıda konuşan TMMOB Diyarbakır İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Doğan Hatun, Sur’un binlerce yıllık tarihe sahip olduğunu hatırlattı.

Hatun, Sur’un son dört yıl içinde ‘hukuksuzluk, adaletsizlik, yıkım ve kırım gibi birçok kötülüğü gördüğünü’ söyledi.

Kentsel SİT alanı olan Sur’da tarihi ve tescilli yüzlerce yapının tank ve toplarla dövüldüğünü ifade eden Hatun, sonrasında da alana giren ‘ilgili ilgisiz kurumlar’ tarafından Sur’un ‘yıktırıldığını’ söyledi.

Tarihi değerdeki yapı kalıntılarının devlet kontrolünde Dicle Üniversitesi arazisindeki Dicle Nehri kenarına, molozlarla birlikte çöp yığınları şeklinde toplatıldığını söyleyen Hatun, “Şu an görülüyor ki birilerine peşkeş çekilmiştir” dedi.

Sur ilçesindeki yeni yapılar için Ankara’dan mimarlar getirildiğini ve tarihi dokuya uygun olmayan, usulsüzce projeler yaptırılıp yapı ruhsatları alındığını belirten Hatun, usulsüzlüklere değindi.

Bunların suç olduğunu ve cezasızlık ile sonuçlandığını vurgulayan Hatun, “Görüldüğü üzere cezasızlık durumu bazılarını suç işlemeye teşvik ettirmiş ve bazılarını da yeni suçlara yönlendirmiştir” dedi.

Taşların satılmasının yıkımın bir sonucu olduğunu vurgulayan Hatun, “Tarihi Sur yıkımı sonrası bu değerli yapı elemanlarının bulunduğu moloz alanına basın dahi kimsenin alınmazken birilerinin sanki kendi başına bu taşları sattığı algısı doğru değildir” dedi.

Sadece gözaltına alınanların değil ‘bu süreci yaratanların da en az o kadar suçlu olduğunu’ vurgulayan Hatun, “Sur’daki bu yıkımı gerçekleştirenler bellidir, illa suçlu aranacaksa suçlular yerlerinde oturmaktadırlar” diye konuştu.

Hatun, yargının devreye girmesini beklediklerini ifade etti.

Tüm Diyarbakırlıların Surlar ile Sur ilçesine sahip çıkması gerektiğini de belirti: “Bu değerler bir kurumun veya bazı kişilerin korunmasına bırakılacak kadar önemsiz değillerdir. Bundandır ki tüm kenti Surlara sahip çıkmaya çağırıyoruz.”

Ne oluyor?

UNESCO Dünya Kültür Miras Listesi’nde yer alan tarihi Diyarbakır Surlarının taşlarının yerinden sökülüp satıldığını Mezopotamya Ajansı gündeme getirmişti.

Ajansın Lezgin Akdeniz imzalı ilk haberinde, kimi taşların kafe ve restoranların yapımında kimisinin de bazı mekanların iç dekorasyonunda kullanıldığı aktarılmıştı.

Ajansın bir başka haberinde ise yıkımın hedefinde olan Diyarbakır Suriçi’deki evlerin taşlarının da benzer şekilde satıldığı bildirilmişti.

Bu haberlerden günler sonra Diyarbakır Valiliği’nden “Surları tahrip edenler emniyet birimlerimizce göz altına alınmış ve haklarında adli tahkikat başlatılmıştır” açıklaması gelmişti.

“Diyarbakır Surlarından bir taş almak dahi tarihi eser kaçakçılığıdır, suçtur” diyen uzmanlar ise Suriçi’ndeki yıkımın mevcut tahribatı teşvik ettiği belirtiliyor.

Uzmanlar tedbir alınmadığı takdirde Surlardaki tahribatın boyutunun büyüyeceğini söylüyor.


Diyarbakır Surlarının taşları sökülüp satılıyor

Diyarbakır Suriçi’ndeki evlerin taşları kamyonlarla satılıyor

“Diyarbakır Surlarından bir taş almak dahi tarihi eser kaçakçılığıdır, suçtur”

Diyarbakır Valisi: Surları tahrip edenler gözaltına alındı

Previous post
Cizre'de öğrencilere cinsel istismardan suçlanan erkek görevine iade edildi
Next post
Uludağ'da kayıp dağcılardan birinin cenazesi bulundu