Halk sanatçılarına ‘Neden nefes okudunuz?’ linci

HABER MERKEZİ – Halk müziği sanatçıları Metin Karataş, Erdal Erzincan ve Tolga Sağ’ın Engin Nurşani’nin cenaze töreninde bağlama çalıp nefes okumalarına saldırılar sürüyor. Karataş ve Erzincan, saldırıların Aleviliğin özünü hedef aldığını vurguladı.

Sanatçılar Metin Karataş, Erdal Erzincan ve Tolga Sağ, Engin Nurşani’nin 26 Aralık’ta İstanbul Sancaktepe Cemevi’nde yapılan cenaze töreninde bağlama eşliğinde nefes okumalarının ardından kimi gruplar tarafından hedef alındı.

Sosyal medya hesaplarından ağır hakaretlerle karşılaşan Metin Karataş ile Erdal Erzincan, PİRHA’dan Eren Güven’e konuştu.

Facebook ve Twitter hesapları üzerinden tehdit ve küfürlere maruz kalan Metin Karataş, “Ağır küfürler aldım. Hatta özür diletmek dahi istediler. Ben de böyle bir özür dilemenin atalarımdan Pir Sultan’ı bir daha astırmak anlamına geleceğini, başımı eğmeyeceğimi söyledim” dedi.

‘Asimilasyona hizmet ediyorlar’

Karataş, toplum olarak bu tür saldırılara karşı dik durmak gerektiğini söyleyerek bir grup tarafından, asimilasyon amaçlı faaliyet yürütüldüğünü dile getirdi.

Karataş, saldırgan grubun özellikle sosyal medya profillerinde Hz. Ali, Hz. Hüseyin ve Zülfikar resimleri kullandıklarını belirterek şöyle devam etti:

Bu hesapların çok büyük bir asimilasyona hizmet ettiğini gördüm. Şahsıma yönelik tehditlerin birçoğu da bu sayfalardan geldi. Bu süreçte Pir Sultan Abdal Genel Merkezinin açıklama yapması çok önemli. Kurumsal açıklamalar önemli yer tutuyor. Bizler bir yere kadar karşı durabiliyoruz.

Cemlerimizde olan bağlamanın Hakk’a yürüme erkanlarında da çalınabileceğini söyleyebilirim. Bunu bir şart olarak değil, kişinin vasiyeti olursa eğer o erkanda bağlamamızı hiç kimseden korkmadan çalarız. Yarın böyle bir durum olsa ben Metin Karataş olarak sazımı alır yine giderim. Hiçbir korku bizi yıldıramaz.

‘Bağlama son görevde neden reddediliyor’

Nurşani’nin cenaze töreninde nefes okuyan bir diğer isim Erdal Erzincan ise tepki gösterenlerin ‘Yol’u bilmeyenler’ olduğunu söyledi.

Erdal Erzincan, konunun “Alevileri asimile etmeye çalışan zihniyet” tarafından provoke edildiğini vurgulayarak, şunları söyledi:

Ölene kadar kutsal saydığım, ibadet ettiğim bir enstrüman orada, son görevde neden reddediliyor? Halbuki bütün ibadetini onunla gerçekleştirmişsin. Son anda mı bunun yanlış olduğunu söylüyorsun? Bu anlamsız bir tepki. O zaman cemevlerini de camiye çevirelim olsun bitsin! Yani inkarcı düşünce çok yanlış. Ayrıca Yol’umuzun gereği olarak bu ölüm nefesleri bazı bölgelerde de ‘dil verme’ adı altında yapılagelen bir ritüeldir. Bir zaman sonra mahalle baskısından dolayı o gelenek terk edilmiş. Biz yeniden bunu gündeme getirmeye çalışıyoruz. Toplum tarafından da oldukça olumlu karşılandı.

‘Nefes ile içimizi yıkıyoruz’

Bağlama ve Nefes’in Alevi inancında önemli bir yer edindiğini ifade eden Erzincan şöyle devam etti:

O erkanda elimize saz alıp seslendirmişsek içimizdeki bir ihtiyaçla yapmışız demektir. Biz bu sazla ve bu sazın gövdesinde taşınan o ulu ozanların söylediği şiirleri, nefesleri Hakk’ın nefesi olarak görüyoruz. O nefesleri söyledikçe içimizi yıkadığımızı anlıyoruz. İbadet de zaten bu değil midir? Bir Hristiyan, İncil’e nasıl bakıyor ise ben de nefeslerime böyle bakıyorum.