‘NATO’nun varlığı dünya çapında barış için ciddi bir tehdit oluşturuyor’

‘NATO’nun varlığı dünya çapında barış için ciddi bir tehdit oluşturuyor’

ABD’de Sosyalizm ve Kurtuluş Partisi (PSL) , “NATO’nun varlığı dünya çapında barış için ciddi bir tehdit oluşturuyor. NATO’nun dağıtılması hem Doğu Avrupa’da patlamaya hazır gerilimleri çözecek hem de dünya barışına doğru tarihi bir adımı temsil edecektir” açıklaması yaptı.

Rusya’nın Ukrayna’da askeri operasyonları sürerken ABD’de Sosyalizm ve Kurtuluş Partisi (PSL) konuyla ilgili açıklama yaptı. Açıklamada halkların barış talebini yükseltmesi çağrısında bulundu. Ülkede haftalardır “Rusya’yla savaşa hayır” başlıklı eylem ve kampanyalar gerçekleştiren PSL, yaptığı yazılı açıklamada, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in halklar arasında milliyetçiliği körükleyen girişimlerine de tepki gösterdi. Açıklamada, “Sosyalistler eski Sovyetler Birliği halkları arasında emperyalizmin parçaladığı barışçıl ilişkilerin yeniden kurulmasını umuyor” denildi.

‘ABD hükümeti iki yüzlü bir tutum sergiliyor’

ABD hükümetinin Ukrayna’nın işgal edildiği söylemiyle “ikiyüzlü” bir tutum sergilediği de belirtilen açıklamada, şunlar yer aldı:

“ABD hükümeti Rusya’nın Ukrayna topraklarındaki varlığının işgal olduğunu söylüyor. Birçok ülkeyi işgal etmesi nedeniyle dünyanın en kötü şöhretine sahip ABD’nin bundan daha ikiyüzlü bir tutum aldığını hayal etmek zor. Pentagon halihazırda Suriye’de mevcut hükümetin tepkilerine rağmen ülkenin kuzeyindeki ayrılıkçı grupların kontrolündeki bölgelerde asker bulunduruyor.”

‘Ukrayna Batı Avrupa ordularının bir işgal rotası oldu’

Rusya’nın NATO’nun doğuya doğru ilerlemesini önlemek için askeri operasyonlar yürüttüğü belirtilen açıklamada, şunlar da ifade edildi:

“Emperyalist NATO askeri ittifakı, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği (SSCB) ve Doğu Avrupa’daki sosyalist kampın dağılmasından bu yana 14 eski SSCB ülkesini içine alarak istikrarlı bir şekilde doğuya doğru genişledi. Ancak en kötüsü, Ukrayna’nın da emperyalist ittifaka katılmaya hazırlanması oldu. Ukrayna, Rusya ile 1200 millik bir sınırı paylaşıyor ve bu eski Sovyet ülkesi, Rusya’ya yürüyen Batı Avrupa ordularının bir işgal rotası oldu. Rusya’nın temel endişesi NATO askeri ittifakının genişlemesidir.”

Açıklamada, ABD’nin Ukrayna’da Rusya’ya karşı neonazi örgütleri desteklediği de belirtilerek “Ukrayna’da 2014 krizinden bu yana neonazi güçler hızla büyüdü ve devlette de büyük nüfuz sahibi pozisyonlara yükseldi. Ülkenin doğusunda bulunan Ukrayna’nın Rus nüfusuna karşı düşmanlığı körüklediler. ABD hükümeti ise bu kışkırtıcı hamleleri besledi. Rusya’nın temel talepleri ise Ukrayna’nın NATO’ya üye olmaması, bu ülkeye ağır silah gönderilmesine son verilmesi, yeni bir güvenlik çerçevesi içinde Batı ile bir diyalog başlatmaktı” denildi.

‘Barışçıl ilişkiler kurulmalı’

Eski Sovyet ülkelerindeki halkların barışçıl ilişkiler kurması ve bunun korunması gerektiği vurgulanan açıklamada, “SSCB’nin yıkılması, emperyalizmden bağımsızlık için savaşan dünya çapındaki hareketler için en büyük gerilemelerden biri olarak kabul edildi. İşçi sınıfının sosyalizmi inşa etme yönündeki çabasının bir ürünü olan SSCB’nin elbette birçok kusuru oldu ve sorunlarla boğuştu. Ancak sosyalistler Sovyet halkları arasında emperyalizmin parçaladığı barışçıl ilişkilerin yeniden kurulmasını umuyor. Bugün ise istikrarlı bir barışa sahip olmanın ve Doğu Avrupa halkını savaştan kurtarmanın tek yolu nihai bir diplomatik çözüm yaratılmasıdır. ABD emperyalizminin mevcut gerilimi alevlendirmeye yönelik girişimleri, Rusya, Ukrayna, ABD ve tüm dünya işçi sınıfı için felaket riski taşıyor” denildi.

‘NATO  adaletsiz bir dünya düzenini temsil ediyor’

NATO ittifakının dağıtılması gerektiği belirtilen açıklamada, şunlara da vurgu yapıldı:

“NATO’nun varlığı dünya çapında barış için ciddi bir tehdit oluşturuyor. NATO’nun dağıtılması hem Doğu Avrupa’da patlamaya hazır gerilimleri çözecek hem de dünya barışına doğru tarihi bir adımı temsil edecektir. Bu blogun var olması için hiçbir meşru neden yok. Hiçbir ülke ABD’yi ve Batı Avrupa’yı saldırmakla tehdit etmiyor, reel anlamda da böyle bir tehdit oluşamaz. NATO, ABD emperyalizminin hâkim olduğu adaletsiz bir dünya düzenini temsil ediyor ve bu, diğer ülkeler için de artık daha katlanılmaz bir hale gelmeye devam ediyor.”

HABER MERKEZİ