Cumhurbaşkanlığı ve parlamento için 14 Mayıs’ta yapılacak seçimlere sadece 12 gün kaldı. Günün öne çıkan gelişmeleri ve kimi açıklamalar haberimizde.
Hasan Cemal: Türkiye’de bugün çökmüş ve çürümüş düzen varsa sorumlusu Erdoğan’dır
Yeşil Sol Parti İstanbul 2. Bölge milletvekili adayı olan gazeteci Hasan Cemal, HaberTürk TV ekranlarında yayınlanan ‘Teke Tek’ programında Fatih Altaylı’nın sorularını yanıtladı. Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 20 yıllık iktidarı boyunca yaptığı uygulamalara değinen Cemal, “Türkiye’de bugün çökmüş ve çürümüş düzen varsa sorumlusu Erdoğan’dır” dedi.
Hasan Cemal’in konuşmasında öne çıkanlar şöyle:
Erdoğan, tüm yaptıklarının tersini yaptı; Avrupa Birliği’nden uzaklaşmaya başladı. Demokrasiyi çiğnedi, özgürlükleri çiğnedi. Demokrasi değerlerinin hepsine sırtını döndü; daha ileri gitti, sırtını Batı’ya yüzünü Doğu’ya, İslam’a çevirdi. Türkiye’yi her adımda krizler ülkesi haline gelmesi için tüm adımları attı. Türkiye’de bugün çökmüş ve çürümüş düzen varsa sorumlusu Erdoğan’dır.
Türkiye’de bir çürüme ve çöküş var. 14 Mayıs’tan itibaren değiştirmemiz lazım. Bunun da ilk yolu Erdoğan’dan kurtulmamız lazım. Bu bir başlangıç olacak. Türkiye’nin düğümlerini çözmemiz lazım. Kolay değil, zaman alacaktır. Yeniden toplumsal ve siyasal barışı kurup onun için birtakım adımlar atmak lazım. Çok iş var. Kürt sorunu var. Çok yakıcı bir sorundur. Çözüm rayına oturtmadan bir yere gidemez Türkiye. Demokrasi dibe vurmuşsa, yargı ve hukuk düzeni bu kadar dibe vurmuşsa, özgürlükler yerle bir olmuşsa, ekonomi de aynı şekilde. Tüm bunların bir tarafında Kürt sorununa değdiği için vardır. Bir türlü Türkiye rayına oturamadı.
20 yıldır ilk defa Türkiye’de 6 farklı parti çok önemli. İlk defa bu 6 parti demokrasi programında, ittifakında anlaştılar, yazılı olarak. Türkiye çok partili siyasi tarihinde bir ilktir. Kılıçdaroğlu liderliğinde bir masa etrafında oturdular ve imzaladılar. Sonra Kürtler, Emek ve Özgürlük Hareketi, HDP, Yeşil Sol, tüm bunlar, uzlaşmanın içine cumhurbaşkanı adayı çıkarmadan, ‘Kılıçdaroğlu’nu destekliyoruz’ dediler.
Altılı Masa ve Emek ve Özgürlük İttifakı ile hepsi bir arada, bir uzlaşma kurulmaya başlandı. Erdoğan, Türkiye’de çökmüş ve çürümüş düzen bıraktı. Bu meftaayı kaldırmak ve Türkiye’yi demokrasi yoluna sokmak, 100 yıl önce kurulan Cumhuriyet’i, ki çok önemlidir, 100. yılında, demokratik cumhuriyet fırsatına dönüştürmek önemli.
İmamoğlu Batman’da: Kayyumlar gidecek, halkın dediği olacak
İstanbul Büyük Şehir Belediye(İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, bugün Batman’da miting düzenledi. Konuşma yapacağı alana girerken meşalelerle karşılanan İmamoğlu, Batman’da yoğun ilgi gördü.
Konuşmasında adalet vurgusu yapan İmamoğlu, “Adaletin ışığı herkesi eşitler. Adaletin Ekrem’i de olmaz, Selahattin’i de olmaz. Adalet herkese” dedi.
İmamoğlu’nun konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
15 Mayıs’ta ülkeye demokrasi gelecek. Buraya Van’dan geliyorum demiştim, size 13. Cumhurbaşkanı’mız Kemal Kılıçdaroğlu’nun selamlarını getirdim. Şehirlerimize demokrasi gelecek. Kayyumlar gidecek, halkın dediği olacak. Halk ne diyorsa; milletin seçtiği kişi, şehirleri yönetecek. Bağımsız yargının; hak, hukuk, adaletin ışığı herkesi eşitler. Bakın sevgili hemşerilerim; adaletin ışığı herkesi eşitler. Adaletin Ekrem’i de olmaz, Selahattin’i de olmaz. Adalet herkese. Başkası düşünülemez. Yargısız infaz, hiçbir vatandaşa hak görülemez. Adil yargı istiyoruz. Siyasetin silahı gibi kullarından yargı olmaz. Adil yargı, adaletli yargılanan bir ortam; ona kimse bir şey demez. Evrensel hukukun verdiği karar kimsenin canını yakmaz. Devletin dini adalettir. Milletçe, bu canım memleketin hep birlikte eşit hissedarlarıyız. Doğusu batısı, güneyi kuzeyi, benim canım vatandaşlarım, yok birbirinizden farkımız. Benim hiçbirinizden, şurada duran evlatlarımızdan, gençlerden, hanımefendilerden, beyefendilerden, hiçbirinizden birbirimizin farkı yok, eşitiz. Milletin tek bir ferdine haksızlık, ayrımcılık, vatandaşımızın hakkını korumayan hiçbir şeye müsaade etmeyeceğiz. Vatandaşımızın her türlü hakkını koruyacağız. Vatanımızın tek karış toprağına zarar, parçalanma getirmeyecek yola baş koyduk, asla vazgeçmeyeceğiz. Bu duygu bize Türkiye Cumhuriyeti’nin emanetidir, Atatürk’ün emanetidir. Bu ebediyen sürecek.
Kılıçdaroğlu’ndan yeni video: Sığınmacı ve kaçak sorununu büyük meselenin parçası
Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı ve CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, “Kürtler” ve “Alevi” başlıklı videolarından sonra bu kez de “Sığınmacılar. Kaçaklar” başlıklı bir video yayınladı.
Kılıçdaroğlu, “Bu meseleyle son kez karşınızdayım” diyerek şunları söyledi:
Sığınmacılarla ilgili son kez karşınızdayım. Bu işi çözeceğiz demek için bu videoyu çekiyorum. Sığınmacı konusu asla ama asla ırkçı bir zemine taşınmayacak. Sorun zaten bir ırk sorunu değil. Bizim sığınmacı sorunumuz temelde bir kaynak sorunu. Kimseyi korkutmak değil amacım. Ancak açık konuşmak gerekiyor. Bütün analizler gösteriyor ki, önlem almazsak Fırat ve Dicle, önümüzdeki 20 yıl içerisinde kuruma riskiyle karşı karşıya kalacak. Bugün sadece Türkiye’nin Güneydoğu bölgesinde tarımın zarar görmesi, hidroelektrik santrallerimizin işlevini kaybetmesi ve ciddi bir susuzluk sorunu yaşanması anlamına gelmiyor. Hem Türkiye hem güney komşularımız Suriye Irakta yaşayan 60 milyondan fazla insanın açlık ve kıtlıkla karşı karşıya kalması demek.
Önlem almazsak Suriye ve Irak’tan aç mültecilerin Türkiye’ye akın etmesi demek. Türkiye’nin suyu, enerjisi, alt yapıları kendi insanının ihtiyaçlarına yanıt verebilecek değil. Tüm bunların üzerine, ülkemiz böyle bir yükü daha fazla kaldıramaz. Mümkün değil. Bunu çözmek zorundayız. Eğer Türkiye, kendi altyapısını, suyunu kaybederse Avrupa şunu anlamak zorundadır ki, bırakın bu sığınmacıları ve kaçakları barındırmayı, Türkiye’nin vatandaşlarını dahi tutamayız. Avrupa Birliği Rüşveti verdim kurtuldum kafasından çıkmak zorundadır. Açık söylemek gerekiyor ki, Türkiye geniş Akdeniz havzası ve tüm Avrupa için bambaşka bir vizyon çizmek zorundadır.
Bakın, Akdeniz havzası iklim krizini en şiddetli yaşayan bölge. Bu havza, tüm dünyadan yüzde 20 daha fazla ısınıyor. Aynı ekosistemi paylaşan 500 milyondan fazla insandan bahsediyoruz. Bu yüzden Akdeniz havzası ülkelerine liderlik etmek zorundayız. Sığınmacı ve kaçak sorununu da bu büyük meselenin bir parçası olarak okumalıyız. Hep beraber oturup bu sorunu çözeceğiz.
Sığınmacılar. Kaçaklar. pic.twitter.com/q9flGYHWcw
— Kemal Kılıçdaroğlu (@kilicdarogluk) May 2, 2023
Demirtaş’tan uyarı: İktidar çevrelerinin hesaplarından gelen hiçbir şeyi görmeyin
Selahattin Demirtaş, seçim öncesi iktidar kaynaklı manipülasyon ve algı operasyonlarına dair uyarıda bulunduğu bir dizi paylaşımda bulundu.
Demirtaş, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Size güveniyorum” diyerek, şu çağrıda bulundu:
Ciddi manipülasyon ve algı operasyonları gelecek gibi görünüyor. Tanımadığınız ya da trol olduğu belli olan veya iktidar çevrelerinin hesaplarından yayılan hiçbir şeyi, lütfen görmeyin, duymayın, yaymayın ve paylaşanları engelleyin.
Karalama amaçlı videolar dolaşıma sokulursa kime yönelik olduğuna bakmadan o videoları lütfen izlemeyin, yaymayın ve paylaşanları engelleyin. Her türlü kışkırtıcı şeye karşı göstereceğiniz tepki sakin olmak ve herkesi sakin olmaya çağırmak olsun.
Tanınmış kişilerin hesapları ele geçirilerek veya şimdiye kadar size güven vermiş hesaplar üzerinden provokasyonlar yapılabilir. Lütfen görmeyin, duymayın, yaymayın ve paylaşanları engelleyin. Ne olursa olsun seçimi kazanmaktan başka bir şeye odaklanmayın.
Ciddi manipülasyon ve algı operasyonları gelecek gibi görünüyor.
Tanımadığınız ya da trol olduğu belli olan veya iktidar çevrelerinin hesaplarından yayılan hiçbir şeyi, LÜTFEN GÖRMEYİN, DUYMAYIN, YAYMAYIN VE PAYLAŞANLARI ENGELLEYİN.
Size güveniyorum. pic.twitter.com/r9OjAmaA3v
— Selahattin Demirtaş (@hdpdemirtas) May 2, 2023
14 Mayıs seçimlerini ‘darbe’ olarak nitelendiren Soylu hakkında suç duyurusu
Yeşil Sol Parti Kocaeli Milletvekili Adayı Ömer Faruk Gergerlioğlu, seçimleri “darbe” olarak nitelendiren İçişleri Bakanı Süleyman Soylu hakkında suç duyurusunda bulundu.
Konuya ilişkin Kocaeli Adliyesi önünde açıklama yapan Gergerlioğlu’nun ifadelerinin bir bölümü şöyle:
Güvenlikten sorumlu olan bu ülkenin İçişleri Bakanı olduğunu söyleyen Suç İşleri Bakanı Süleyman Soylu seçimlere bir darbe vurmaya çalışmaktadır. İfadeleri inanılmaz boyutlardadır! Anayasal çerçevede ilan edilmiş olan 14 Mayıs seçimlerini siyasi darbe olarak nitelemek gibi bir gaflete, bir şaşkınlığa düşmüştür!
Bu ifadeler kabul edilemez! Bu ifadeleri biz yargıya taşıyoruz! Bu ifadeler oldukça ağır ve 85 milyonun anayasal özgürlüklerine Suç İşleri Bakanı tarafından vurulan bir darbedir! Biz bunu kabul etmiyoruz! Bakın Suç İşleri Bakanı ne demiş? “15 Temmuz fiili darbe girişimiydi, 14 Mayıs 2023 oluşturabilecek siyasi darbe girişimidir”. Arkadaşlar yanlış duymadınız! Süleyman Soylu 14 Mayıs seçimleri için siyasi darbe diyor! Seçimde vereceğiniz oy için Anayasaya vurulabilecek en ağır darbe olan “siyasi darbe” sözünü kullanarak siyasi darbe diyor! Niye? İktidardan düşeceklerini düşündükleri için bunu söylüyorlar!
Kılıçdaroğlu Ağrı’da: Bu bölgeyi özel yatırım bölgesi ilan edeceğiz
Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu, Ağrı’da seçim mitingi düzenledi.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun eşlik ettiği Kılıçdaroğlu konuşmasında, Ağrı halkına seslenerek şehrin tüm problemlerinin farkında olduklarına dikkat çekti, bölgeyi özel yatırım bölgesi ilan edeceklerini söyledi.
Kılıçdaroğlu, “Bu bölgeyi özel yatırım bölgesi ilan edeceğiz. Söz veriyorum sizin için çalışacağım” dedi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya ’14 Mayıs darbe girişimidir’ sözleri üzerinden tepki gösteren Kılıçdaroğlu, “Darbeyi siz yapıyorsunuz” dedi.
Bunlardan birisi kalktı dedi ki; sandığa gider de oy verirler de ve iktidar değişirse sözde darbe oluyormuş. Ya darbeyi siz yapıyorsunuz. Bu ülke darbelerden çok çekti. Yargıda adalet yok. Mahkeme salonlarında olmaz adalet sadece. Bir çocuk açsa o ülkede adaletsizlik var demektir. Bir kişi bir kentin sokaklarında güler yüzle gezemiyorsa o ülkede bir sorun var demektir.
Kılıçdaroğlu, “Emine Şenyaşar’ın hakkını teslim etmiyorsanız orda bir adaletsizlik vardır. Ben kul hakkı yemedim yedirmeyeceğim” diye de ekledi.
TRT, Cumhur İttifakı’na Millet İttifakı’ndan 85 kat fazla yer ayırdı
Kamu yayıncısı TRT’nin seçim sürecinde siyasi partilere ayırdığı yer tartışma konusu.
Muhalefet temsilcilerinin açıklamalarına ve mitinglerine yer vermemekle eleştirilen TRT, Cumhur İttifakı’na ise tam tersi bir tutum benimsiyor.
RTÜK üyeleri İlhan Taşcı ve Tuncay Keser, cumhurbaşkanlığı adaylıklarının kesinleştiği 1 Nisan ile 1 Mayıs tarihleri arasında TRT Haber’in ittifakların mitinglerini canlı yayınlama sürelerini inceledi.
Buna göre Cumhur İttifakı’nın Millet İttifakı’ndan 85 kat fazla oranda canlı yayınlandığı ortaya çıktı.
Gazete Duvar’da yer alan habere göre 1 Nisan ile 1 Mayıs tarihleri arasında Cumhurbaşkanı Adayı Recep Tayyip Erdoğan TRT Haber kanalında 32 saat 42 dakika 47 saniye süreyle canlı yayında yer aldı.
Cumhur İttifakı ortağı MHP’nin lideri Devlet Bahçeli’ye bu süreçte 25 saat 27 dakika 40 saniye yer verilirken ittifak üyesi partilerden BBP’ye 33 dakika 43 saniye, DSP’ye 13 dakika 11 saniye, Yeniden Refah Partisi’ne 7 dakika, HÜDA PAR’a ise 6 dakika 45 saniye TRT ekranlarında yer aldı.
Buna göre Cumhur İttifakı TRT Haber’de toplamda 59 saat 11 dakika 6 saniye canlı yayında kaldı.
TRT, Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu’na ise bir aylık süreçte 32 dakika 23 saniye ekranlarını açtı. Millet İttifakı ortaklarından İYİ Parti’nin Genel Başkanı Meral Akşener’e 10 dakika 35 saniye yer ayrılırken, bu ittifaka toplamda 42 dakika 58 saniye TRT ekranları açıldı.
Yeşil Sol Parti Pazarcık’ta: Ölümü reva görenlere karşı yaşam iradesi ortaya çıkarmışsınız
Yeşil Sol Parti, Maraş’ın Pazarcık ilçesinde halk buluşması gerçekleştirdi. 6 Şubat depremlerinin merkez üssü olan Pazarcık halkına seslenen Yeşil Sol Parti Eş Sözcüsü, ‘Ölümü reva görenlere karşı yaşam iradesi ortaya çıkarmışsınız’ dedi.
Sevgili Pazarcık halkı, hepinizi Yeşil Sol Parti adına selamlıyorum. 6 Şubat depreminde Pazarcık’a ölümü reva gören iktidara karşı yaşamı yeniden örüp, bu dayanışmayı büyütüp, bugün bir araya gelip siyasette bir iradeyi ortaya çıkarmışsınız. Bu irade kazanacak hepinizin emeğine sağlık. 6 Şubat depreminde yitirdiğimiz bütün yurttaşlarımıza Allah’tan rahmet ve yakınlarını kaybeden halkımıza başsağlığı diliyorum. Bu acı hepimizin. Bu acıyı hepimiz yaşadık ama bu acıyı yaşamayan bir tek iktidarın kendisi.
14 Mayıs seçimlerine değinen ve “Bu seçim kritik” diyen Kılıçgün Uçar, şöyle devam etti:
İki oy kullanacağız, birinci oyumuz milletvekili adaylarımızı seçmek üzere. Parlamentoyu 2023 yılından itibaren mevcut Türkiye’nin daha demokratik bir hale getirilmesi için çok önemli buluyoruz. Milletvekili sayısından öte bizim neler yapacağımızın vaatlerini ilettik. Bu beyan bizim bugüne kadar getirdiğimiz mücadelenin ismi.
Parlamento seçimlerinde adresimiz Yeşil Sol Parti, adresimiz ağacımız. Parlamentoda güçlü olmak, her birimizin güçlü olması demek. İkinci oyumuz ise cumhurbaşkanlığı seçimlerinde. Tek adam rejimini değiştirmek ve faşizmi yıkmak için oylarımızı Kemal Kılıçdaroğlu’na veriyoruz. Bu oylarımız çok kıymetli. Oyumuzu kullanıp sandıklara sahip çıkacağız. Oy sayımı bittiğinde en büyük halayımızı bu iktidara inat çekeceğiz.
‘Yeşilden griye dönen’ Bursa 14 Mayıs’la tekrar yeşillenir mi?
Bursa’da seçmen çevre kirliliği ve ulaşım başta olmak üzere birçok sorundan şikayetçi. Bursalılar mevcut problemlerin artık çözülmesini istiyor. 14 Mayıs seçimlerine sayılı günler kala Bursa Yeşil Sol Parti milletvekili adayları Ceylan Erol Erdoğan ve Necdet İpekyüz çalışmalarını Gazete Karınca’ya anlattı.
Memleket Partisi kurucularından Ahmet Meşe istifa etti
Memleket Partisi’nin kurucu üyelerinden ve parti meclisi üyesi olan Ahmet Meşe, partisinden istifa etti.
Meşe istifasına dair Twitter’dan yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:
14 Mayıs seçimi, evlatlarımızın geleceğinin belirleneceği, parlamenter rejimin yeniden şekilleneceği, insan onuruna yakışır hukuk ve ekonomik düzene geçişin sağlanacağı kısacası Türkiye’nin geleceğinin oylanacağı tarihi bir seçim olacağından; bu seçimde tek yürek olunmasının, birlik ve beraberlik içinde hareket edilmesinin büyük önem arz ettiği bir gerçektir.
Bu nedenle Sayın Kemal Kılıçdaroğlu liderliğinde bu gerçekten hareketle, farklı görüşlerdeki siyasi partilerin ve kişilerin bir araya geldiği Millet İttifakının desteklenmesi gerektiği inancındayım.
Demirtaş’tan kadınlara çağrı: Devran dönsün
Selahattin Demirtaş, 14 Mayıs’ta gerçekleştirilecek Cumhurbaşkanı Seçimi ve 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimi’ne yönelik Twitter üzerinden çağrılarını sürdürüyor.
Demirtaş bu sefer kadınlara seslenerek “Eşitlik, adalet, iş, aş, güvenlik kaygısı duyan bütün kadınlar! Lütfen oyunuzu değişim için kullanın ki #DevranDönsün” dedi.
Demirtaş paylaştığı fotoğrafın üzerine de “Size güveniyorum yürekli kadınlar” notunu düştü.
Eşitlik, adalet, iş, aş, güvenlik kaygısı duyan bütün kadınlar!
Lütfen oyunuzu değişim için kullanın ki #DevranDönsün pic.twitter.com/El8BOPlLmq
— Selahattin Demirtaş (@hdpdemirtas) May 2, 2023
Canan Kaftancıoğlu’ndan Maltepe miting alanı açıklaması
Yeni Şafak yazarı Ersin Çelik’in “CHP’nin hafta sonunda İstanbul’da düzenlenecek mitinginde Yenikapı Meydanı’nı dolduramayacağı” gerekçesiyle alan değişikliği talep ettiği yönündeki iddiasına CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’ndan cevap geldi.
Kaftancıoğlu, Maltepe’yi kendilerinin istediğini şu ifadelerle anlattı:
Bu bir çekişme değil, daha önceki seçimlerde yaşadığımız gibi karşılıklı becayiş. Maltepe Adalet Kurultayından ötürü partimiz tarafından adaletle özdeşleştiği için bütün mitinglerimizi burada yapıyor, yapmayı tercih ediyoruz. Kurada CHP’ye 7 Mayıs’ta, AKP’ye ise 6 Mayıs’ta Maltepe çıktı.
Mitingimizi 6 Mayıs’ta yapmayı plânladığımız için AKP il başkanı Sn. Kabaktepe’yi aradım, kendisi de eksik olmasın o tarihte Maltepe’yi kullanmayacaklarını söyleyerek kullanabileceğimizi söyledi. Teşekkür ederim. İşin özeti Maltepe Miting Alanı dışında hiçbir yerde miting yapmayı zaten düşünmüyorduk. Adalet ruhu bizlerin önceliği çünkü. Adalete susamış İstanbullular 6 Mayıs’ta Maltepe’de buluşmak üzere!
Akşener de ‘İmralı’da görüşme’ iddiasına katıldı
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, HDP’nin eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın “Kaynaklarım doğruladı” dediği ‘İmralı görüşmesi’nin doğru olduğunu söyledi.
Habertürk’te Fatih Altaylı’nın sorularını yanıtlayan Akşener, iddiaya ilişkin kimin, nasıl gittiğini bildiğini söyledi.
Daha yeni İmralı’ya adam gönderdiler, yardım istediler. Yeni gönderdiler. Kimin gönderildiğini biliyorum. Başka bir isimle giden… Açıklamam devlet açısından ayıp. Siyasetçi olsa vallahi söylerim. Yargıdan birini gönderdiler. İsmini değiştirerek gitti. Anladığım kadarıyla basına yansıyan kısmı doğru olabilir, yani o açığa çıktı. Orada destek talep etmişler. ‘Sonradan inkar ediyorsunuz, yazıya dökülmesi lazım’ denmiş, bu kısmını bilmiyorum. Basından. Kimin gittiğini, nasıl gittiğini biliyorum.
Cumhuriyet gazetesi yazarı Murat Ağırel de ‘İmralı görüşmesi’nin 28 Mart’ta gerçekleştiğini öne sürmüştü.
Demirtaş, 28 Nisan’da Cumhuriyet gazetesine yaptığı açıklamada, “Bilgi, benim kaynaklarım tarafından da doğrulandı. Demek ki Erdoğan, Öcalan’dan istediği şeyi alamadı ve bu nedenle onun dış dünyayla temasını engelliyor” demişti.
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ise “‘İmralı ile görüşme oldu’ iddiası ortaya atıldı, bunun açık ve net olarak yalan olduğunu, gerçekle ilgisi olmadığını ifade etmek isterim” ifadelerini kullanmıştı.
Oy verme günü yasakları belli oldu
Yüksek Seçim Kurulu (YSK), seçimlerin yapılacağı 14 Mayıs’ta uygulanacak yasakları açıkladı.
Buna göre, 14 Mayıs’ta saat 18.00’e kadar radyolar ve her türlü yayın organları tarafından seçimler ve seçim sonuçları ile ilgili haber, tahmin ve yorum yapılması yasak.
Saat 18.00 ile 21.00 arasında radyolarda ve her türlü yayın organlarında ancak Yüksek Seçim Kurulu tarafından seçimlerle ilgili olarak verilecek haber ve tebliğler yayınlanabilecek.
Yayın yasağı, saat 21.00’e kadar sürecek. Saat 21.00’den sonra bütün yayınlar serbest olacak ancak Yüksek Seçim Kurulu’nca gerek görülmesi halinde saat 21.00’den önce de yayınlar serbest bırakılabilecek.
Öte yandan seçim günü içki satışı yapılamayacak.
Cumhurbaşkanlığı seçimi anketi: İlk turda fark 4 puan
Gezici Araştırma’nın son seçim anketine göre, ilk turda seçmenlerin yüzde 48,7’si Kılıçdaroğlu’na, yüzde 44,6’sı Erdoğan’a oy vereceğini söyledi. Ankete göre seçimlerin ikinci tura kalması halinde ise Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın 5.6 puan önünde yer alıyor.
Kılıçdaroğlu ‘son uyarım’ dedi, isimleri sıraladı
Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesabından bir paylaşım yaptı ve Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun için “Cambridge Analytica’cılık oynamak kapasitenizi aşar” ifadesini kullandı. Altun’dan “Devletin kamu görevlilerini isim isim zikrederek hedef göstermesi kabul edilemez” dedi. Peki, Cambridge Analytica uyarısı ne anlama geliyor?
HDP’den Mersin açıklaması: Kirli tezgahlar ve provokasyonlara geçit vermeyeceğiz
HÜDA PAR’ın AKP listesinden Mersin Milletvekili Adayı Faruk Dinç’in seçim çalışmasına kimliği belirsiz kişiler tarafından saldırı düzenlendiği belirtildi. Mersin’in Akdeniz ilçesinde Çilek Mahallesi’nde dün yaşanan olayda bazı parti üyelerinin yaralandığı bildirildi.
Olayın ardından HÜDA PAR Genel Başkan Vekili İshak Sağlam, “’Kökümüzü kurutmak’ için gönderdiğiniz çeteler Mersin’deki standımıza silahlı saldırıda bulundu. Bunu aklınızdan hiç çıkarmayın; biz çok sabırlıyız ama kurbanlık koyun değiliz” dedi.
HÜDA PAR Genel Başkan Vekili İshak Sağlam olayın ardından sosyal medya hesabından yaptığı açıklamasında, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu, Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’ı, HDP Eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ı ve Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkanı Mansur Yavaş’ı etiketledi.
HDP’den konuyla ilgili yapılan açıklamadaysa, “Mersin’in Akdeniz ilçesinde bir siyasi partinin seçim standının önünde meydana gelen olayla kirli bir tezgah devreye konulmak istenmektedir. 14 Mayıs seçimlerinde Türkiye halklarının iradesi karşısında tarihi bir yenilgi alacağını anlayanlar toplumsal gerilim ve kutuplaştırmayı derinleştirmekten medet ummaktadır” denildi.
Açıklamada, “Toplum karşısında kaybedeceğini anlayan iktidara herhangi bir provokasyon zemini verilmemesi gerekiyor. Bizler bu kirli tezgahlar ve provokasyonlara geçit vermeyeceğimizi bir kez daha tüm kamuoyu ile paylaşıyoruz. Çamur medyasının ve trollerin bu provokasyon sonucu partimizi hedef göstermesini kınıyoruz” ifadeleri kullanıldı.
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı’na göre 14 Mayıs seçimlerinde iktidar değişikliği ‘Türkiye’nin tam bağımsızlığına darbe olur’
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu Başkanvekili Mehmet Uçum, 14 Mayıs seçimlerinde hükümetin değişmesinin Türkiye’nin tam bağımsızlığına yönelik bir darbe olacağını savundu.
Habertürk yayınında katıldığı bir programda konuşan Uçum, Millet İttifakı’nın politikalarını şu sözlerle eleştirdi:
Irak ve Suriye’den asker çekilmesi gündeme gelecek yaklaşımlar. Türkiye’nin terörle mücadelesine ilişkin yaklaşımlar. Türkiye’nin terör örgütlerine sistematik yaklaşımlarla ilgili güven veren bir şey yok. Türkiye’nin güvenlik alanlarına sahip çıkmazsanız ‘Bu konuda daha ileri götüreceğiz’ demenin bir karşılığını düşünmüyorum. Türkiye’nin Rusya ilişkilerini değerlendireceğiz diye açıklamalar oldu.
2023 seçimlerinde iktidar değişikliği Türkiye’nin tam bağımsızlığına darbe olur. Bu başarılabilir mi ayrı konu. Temel devlet doktrinlerinin korunacağına ilişkin güven veren bir yaklaşımları yok. Ekonomik krizlerle mücadele konusunda şimdiye kadar uygulanan modellerden farklı. Türkiye ulusal demokrasi programını hayata geçirdi, milli ekonomi programını hayata geçiriyor. Krizlerle mücadelede büyüme stratejisine dayalı program.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu da, “15 Temmuz onların fiili darbe girişimiydi. 14 Mayıs da Batı’nın siyasi darbe girişimidir, bu kadar açık ve nettir” demişti.
Kılıçdaroğlu, ‘saray memurları’ deyip görevden alınacakları sıraladı
Cumhurbaşkanı Adayı ve CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, iktidara geldiklerinde ‘sarayın memuru’ olduğunu belirttiği isimlerin görevden alınacağını söyledi.
Kılıçdaroğlu, Egemen Bağış ve Metin Feyzioğlu gibi isimlerle çalışmayacaklarını belirtti.
Sözcü’den Emin Özgönül’e konuşan Kılıçdaroğlu, konuya ilişkin şunları dile getirdi:
Bugün devlet kadrolarında partili bürokratlar var. Her alana siyaseti bulaştırdılar. Biz göreve geldikten sonra öncelikle rüşvetçiler, kirli işlere aracılık edenler, devletin değil de sarayın memuru olanlar görevden alınacak. Özel bir liste hazırlamadık ama rüşvetçiden büyükelçi olur mu? Devleti temsil etmesi gereken büyükelçi, iktidar propagandası yapar mı? Prag Büyükelçisi Egemen Bağış ve Lefkoşa Büyükelçisi Metin Feyzioğlu ile çalışmayız. Devleti için çalışan namuslu bürokratlar ise başımızın tacıdır. Öyle bürokratlar var ki bu iktidarın verdiği kanunsuz emirleri yapmadılar ve görevden alındılar, onları değerlendireceğiz.
14 Mayıs seçimlerine yönelik de konuşan Kemal Kılıçdaroğlu, seçimi ilk turda yüzde 60 oy alarak kazanacağını ifade etti: “14 Mayıs seçimi ikinci tura kalmaz, ilk turda biter. İlk turda yüzde 60 oyla Türkiye Cumhuriyeti’nin 13. Cumhurbaşkanı seçileceğim. Gençlere güveniyorum. Seçimin kaderini onlar belirleyecek.”
AKP’li Turan: Seçim ikinci tura kalırsa herkesle görüşmeye açığız
AKP Grup Başkanvekili Bülent Turan, katıldığı A haber yayınında seçimin ikinci tura kalması durumunda herkesle görüşmeye açık olduklarını söyledi:
Ümit ediyoruz yeni dönemde milletimiz ‘evet’ derse ve bize devam imkânı verirse, çok daha büyük bir motivasyonla her sosyal kesimin sorunlarını çözmek için büyük bir mesai harcayacağız. Seçim ikinci tura kalırsa, Türkiye’nin büyümesi ve hedefleri için, biz herkesle görüşmeye, herkesle iddialarımızı paylaşmaya açığız. Biz ülkenin birliğine beraberliğine taraf olan, terörle bağının olmadığını bildiğimiz herkesle görüşmeyi bir görev biliriz.
AKP’li Turan ayrıca, “Her dönemki anketleri inceleyin; son bir ay, son 10 gün ve seçim günü kararsızların iktidara yakın toplandığını görürsünüz. Kararsız kalmadı artık” dedi.