Ana SayfaGüncelSancar’dan muhalefete ‘barış anayasası’ çağrısı

Sancar’dan muhalefete ‘barış anayasası’ çağrısı

HABER MERKEZİ – HDP Eş Genel Başkanı Sancar, “Eğer barışı sağlayamazsak demokrasiye gerçekten ulaşamayız” diyerek muhalefete çağrıda bulundu: “Gelin bu ülke için bir barış anayasası üzerinde hep birlikte çalışalım.”

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, “Demokratik Mücadele Programı”nın üçüncü aşaması kapsamında Muğla’nın Bodrum ilçesinde düzenlenen halk buluşmasına katıldı.

Buluşmaya, HDP milletvekilleri Pero Dündar, Gülistan Kılıç Koçyiğit, Necdet İpekyüz, Filiz Kerestecioğlu, Sezai Temelli, Alican Önlü, Serpil Kemalbay ve Kemal Bülbül de katıldı.

Burada konuşan HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, demokrasi yürüyüşünün üçüncü aşamanın temel hedefinin barış ve özgürlük olduğunu belirterek, barışın sadece Kürtlerin ve HDP’nin talebi olmadığını, “Bu ülkede şu ceberut iktidarı bitirmenin yoludur” ifadelerini kullandı.

“Barışı sağlayamazsak demokrasiye ulaşamayız”

HDP’nin barış konusunda üzerine düşeni yapmaya hazır olduğunu kaydeden Sancar, “HDP’nin varoluş sebebi barışı sağlamaktır” dedi ve ekledi:

Biz HDP olarak onurlu barışı ve Kürt sorununda demokratik çözümü varlık nedenimiz olarak görüyoruz. Bu iki eksikliği ortadan kaldırın HDP’ye ihtiyaç kalmaz. Fakat bu iş sadece HDP’ye bırakılamaz. Herkes elini bu zor görev için taşın altına koymak zorundadır.

Eğer barışı sağlayamazsak demokrasiye ulaşamayız dedik, gerçekten de ulaşamayız. Elbette tersi de olacaktır. Biz demokrasiye ulaşmak için savaş politikalarının tümünü reddeden bir güç inşa etmek zorundayız. Demokrasiye giden yolu açtığımızda Kürt sorunun çözümü için imkanlar yaratırız. Demokrasi ve barış mücadelesi iç içedir. Kürt sorunun çözümü meselesi demokrasi sorunundan ayrı değildir.

‘Barış anayasası’ çağrısı

Bu konuda muhalefete fazlasıyla görev düştüğünü vurgulayan Sancar, muhalefete çağrıda bulundu:

Gelin bu ülke için bir ‘barış anayasası’ üzerinde hep birlikte çalışalım. Herkese düşen yükümlülükler var barış konusunda. Bir de gerçekten rolünü oynayabilecekken kendisinden bu imkanlar esirgenenler var. Öcalan’dan bahsediyorum.

Eğer bugün, tecrit politikası sonlandırılırsa barış konusunda çok önemli rol oynayacağını biliyoruz. Bu iktidar barış için insanların yol almasını engellemek istiyor. Yol açabilecekleri de tecrit altında tutuyor. İşte biz ‘barış için hep birlikte mücadele edelim’ derken bu yolu açabilecek olan partilerin, kurumların katkı sunmasını istiyoruz, bu konuda katkı sunacak insanların da önünün açılmasını istiyoruz.

Barışı hep birlikte inşa edebiliriz. Bu konuda önyargılara, komplekse gerek yok. Hepimiz tarihi sorumluluklar altındayız. Herkesin de bu sorumlulukların ağırlığını idrak etmesi gerekiyor. Barışın anayasasını kurma görevimiz var dedim. Bizim bu ülkede barışın anayasasını kurabilmemiz için haklarda ve özgürlüklerde eşitlik noktasında buluşmamız lazım.

Halkların eşit haklara ve özgürlüklere sahip olduğunu hiç olmazsa prensip olarak herkesin kabul etmesi lazım. İnançların özgür ve eşit olması gerektiğini, demokrasi isteyen herkesin hiç olmazsa prensip olarak kabul etmesi lazım. Bunu beyan etmesi lazım. Beyanın ötesine de geçmemiz gerekiyor, biliyorum ama öncelikle şu ortak kabulü ortaya çıkaralım; halklar ve inançlar için özgürlüklerde eşitlik istiyoruz, haklarda eşitlik istiyoruz.

Previous post
Covid-19 salgını: Dünya genelinde vakalar 23 buçuk milyonu aştı
Next post
Araştırma: Pandemi sürecinde sanatçıların durumu