Altılı Masa tarafından hazırlanan Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Anayasa Değişikliği Önerisi kamuoyuyla paylaşıldı. Öneride “Bizler, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne karşı çıktığımız gibi geçmişte uygulanan parlamenter sistemin yanlışlarını ve dar kalıplarını da reddediyoruz” ifadeleri yer aldı.
Altılı Masa tarafından hazırlanan Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Anayasa Değişikliği Önerisi, Ankara’da Bilkent Otel’de CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu ve Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal’ın katılımıyla açıklandı.
85 maddede değişiklik, Cumhurbaşkanlığı yetkilerine sınırlandırma
Öneriyi; CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, İYİ Parti Genel Sekreteri Uğur Poyraz, DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Yeneroğlu, Gelecek Parti Genel Başkan Yardımcısı Serap Yazıcı, Demokrat Parti Genel Sekreteri Serhan Yücel ve Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kaya sundu.
150 sayfalık taslakta mevcut anayasanın 85 maddesinin değiştirilmesi öngörülüyor. Önemli değişikliklerden biri ise Cumhurbaşkanlığı yetkilerinin sınırlandırılması oldu.
156 sayfadan oluşan Anayasa değişikliği öneri taslağında, “Önsöz”, “Genel Gerekçeler”, “Maddeler, Anayasa Değişikliği Önerisi ve Gerekçeleri” başlıkları yer aldı. Taslakta 1982 Anayasası’nın 84 maddesinde ve 9 bölüm başlığı, alt başlık ve madde başlığında değişiklik önerileri yer aldı.
Teklifin önsözünde “Amacımız, tüm farklılıklarımızla beraber ‘biz’ düşüncesi ile hareket ederek kapsayıcı, kuşatıcı, temel hak ve özgürlüklerin güvence altına alındığı, bireylerin eşit ve özgür vatandaşlar olarak düşüncelerini özgürce ifade edebildiği ve istediği gibi yaşayabildiği özgürlükçü demokratik bir Türkiye’dir” dendi.
Anayasa değişikliğinin, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemini yürürlükten kaldırmayı ve Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme geçişi sağlamayı amaçladığı ifade edilerek, Anayasa’nın 12’inci maddesinin başlığının “İnsan Onuru, Temel Hak ve Hürriyetlerin Niteliği ve Bütünlüğü” şeklinde değiştirilmesi önerildi. Böylece Anayasa’ya insan onurunu esas alan bir bakış açısının kazandırılmaya çalışıldığı belirtildi.
Madde 13’e ait “Temel Hak ve Hürriyetlerin Sınırlanması” başlığının, “Temel Hak ve Hürriyetlerin Üstünlüğü” şeklinde değiştirilmesi önerildi. Ancak, başlıkta “sınırlama” yerine “üstünlük” ifadesi getirilse de bu maddede yer alan “Temel hak ve hürriyetler özlerine dokunulmaksızın yalnızca kanunla sınırlanabilir” ibaresi değiştirilmeden sadece “Hürriyet esas, sınırlama istisnadır. Tereddüt halinde yorum hürriyet lehine yapılır” ibaresi eklendi. Madde 15’e ait “Temel hak ve hürriyetlerin kullanılmasının durdurulması” başlığının “Temel hak ve hürriyetlerin kullanılmasının geçici olarak durdurulması” şeklinde değiştirilmesi önerildi.
“Düşünce ve kanaat hürriyeti” başlıklı 25’inci maddenin “Düşünce, kanaat ve ifade hürriyeti” şeklinde değiştirilmesi önerilen taslakta, “Herkes, düşünce ve kanaat hürriyetine sahiptir. Her ne sebep ve amaçla olursa olsun kimse, düşünce ve kanaatlerini açıklamaya zorlanamaz; düşünce kanaatleri sebebiyle kınanamaz ve suçlanamaz” kısmına, “ayrımcılığa uğrayamaz” eklenmesi önerildi.
İfade özgürlüğü
İfade özgürlüğünün hangi sebeplerle sınırlanabileceğini içeren 26’ncı maddede ise değişiklik yapılmadı. Söz konusu madde, “İfade hürriyetinin kullanılması; millî güvenlik, kamu düzeni, Cumhuriyetin temel nitelikleri ve Devletin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğünün korunması, suçların önlenmesi, Devlet sırrı olarak kanunla düzenlenmiş bilgilerin açıklanmaması, başkalarının şöhret ve haklarının korunması sebepleriyle sınırlanabilir” ifadeleri yer aldı.
“Yabancı ülkelerde çalışan Türk vatandaşları” başlıklı 62’nci madde için, “Yurt dışında yaşayan Türkler” başlığı önerildi. “Türk vatandaşı” yerine “Türkler” önerilen maddede, diğer halklara ise yer verilmedi. Yine aynı şekilde milletvekili seçilme yeterliliğini düzenleyen 76’ncı maddede, “On sekiz yaşını dolduran her Türk milletvekili seçilebilir” ibaresi aynı şekilde kaldı.
Önerilen metinde Kürtlere yer verilmediği gibi, kadının adı ise sadece milletvekili seçilme yeterliliği başlığı altında geçti. Milletvekili seçilme yeterliliğini düzenleyen 76’ncı maddede, “seçilme yeterliliğini ortadan kaldıran şartlar” kısmında, “belirli suçlardan hüküm giyenlerin affa uğramış olsalar bile” milletvekili seçilemeyeceğine dair düzenlemede, bu kategoriye “cinsel saldırı, çocukların cinsel istismarı, kadına yönelik kasten yaralama, edimin ifasına fesat karıştırma” suçları eklenmesi önerildi.
“Yasama dokunulmazlığı” başlıklı 83’üncü maddede önerilen değişiklikle, “dokunulmazlık güvencesinin kaldırılması için Meclis üye tam sayısının salt çoğunluğuyla karar alınabileceği düzenlenmiştir” denildi. Milletvekilliğinin kesin hüküm giyme nedeniyle düşmesini düzenleyen fıkraya ise şu cümlenin eklenmesi önerildi: “Bireysel başvuru yoluna gidilmesi halinde Anayasa Mahkemesinin bu konudaki kararı beklenir.”
Devlet Güvenlik mahkemeleri ismi değiştirildi
143’üncü maddenin “Devlet Güvenlik Mahkemeleri” olan başlığın, “Savunma mesleği ve barolar” şeklinde değiştirilmesi önerildi. Söz konusu maddenin ilgili fıkrasında baroların özerk nitelikte meslek kuruluşları olduğu vurgulanarak; bir ilde ancak bir baro kurulabileceğinin hükme bağlanacağı belirtildi.
‘Amacımız özgürlükçü demokratik bir Türkiye’
“Bizler, demokratik hukuk devletini temelinden zedeleyen ve millet egemenliğini tek bir kişinin iradesine hapsederek kural tanımaz bir keyfiliğe yol açan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine karşı çıktığımız gibi geçmişte uygulanan parlamenter sistemin yanlışlarını ve dar kalıplarını da reddediyoruz” ifadelerinin yer aldığı metinde, amaç ise şöyle açıklandı:
Amacımız, tüm farklılıklarımızla beraber ‘biz’ düşüncesi ile hareket ederek kapsayıcı, kuşatıcı, temel hak ve özgürlüklerin güvence altına alındığı, bireylerin eşit ve özgür vatandaşlar olarak düşüncelerini özgürce ifade edebildiği ve istediği gibi yaşayabildiği özgürlükçü demokratik bir Türkiye’dir.
‘Seçimlerin hemen ardından Meclis’e sunacağız’
Teklifin önsözünde de “Anayasa değişikliği önerimiz, bir toplumsal sözleşme taslağıdır. Bu niteliğine uygun olarak değişiklik önerilerimizi, demokrasinin asli gereği olan çoğulculuk ve uzlaşma ilkeleri doğrultusunda toplumun tüm kesimleri ile müzakere ettikten sonra seçimlerin hemen ardından Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunacağız” ifadelerine yer verildi.
Altılı Masa’nın Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Anayasa Değişikliği Önerisi’nin tam metnine BURADAN ulaşabilirsiniz.