10 Ekim Katliamı Davası | Patlama sonrasında 11 ambulans hiç yaralı almamış

HABER MERKEZİ – 10 Ekim Ankara Katliamı davasının beşinci duruşması başladı. İki gün sürecek duruşmada mağdur avukatlarından Zinet Özçelik, olayda sorumluluğu olduğunu düşündükleri emniyet mensuplarının mahkemeye getirilerek dinlenmelerini istedi. Özçelik ayrıca, olay günü ambulanslardan 11’inin patlama sonrasında hiç yaralı almadığına vurgu yaptı.

10 Ekim 2015 tarihinde Ankara Garı’nda yapılmak istenen Emek, Barış ve Demokrasi Mitingi’ne IŞİD tarafından düzenlenen ve 102 kişinin hayatını kaybettiği canlı bomba saldırısına ilişkin açılan davanın 5’inci duruşması Ankara  4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye başlandı.

Duruşmaya TMMOB Başkanı Emin Koramaz, CHP Milletvekili Şenal Saruhan, HDP Milletvekili Müslüm Doğan, EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan, EMEP MYK Üyesi Levent Tüzel, KESK Eş Genel Başkanları Aysun Gezen, Mehmet Bozgeyik, DİSK Genel Başkanı Kani Beko, Eğitim Sen Genel Başkanı Feray Aytekin Aydoğan, 10 Ekim Derneği, mağdur aileleri, mağdur ve sanık avukatları yanı sıra çok sayıda izleyici katıldı.

Mahkeme başkanının dosyaya gelen belgeleri okumasının ardından başlayan duruşmada söz alan mağdur avukatlarından Ahmet Özder tanıkların mahkeme huzurunda dinlenmesini isteyerek, “Mahkemeniz de ceza yargılama ilkelerini ihlal ediyor. Tanık ve sanığa doğrudan soru sorma hakkımızı kullanamıyoruz. SEGBİS yapılan salonda tanığa baskı kurulup, kurulmadığını bilemiyoruz. Tanık olarak SEGBİS ile dinlenen Cuma Dabanıyassı’yı SEGBİS ile dinledik gerekli fotoğrafları gösteremedik” diye konuştu.

Patlama sonrasında 11 ambulans hiç yaralı almamış

Mağdur avukatlarından Zinet Özçelik, kamu görevlilerinin katliamla ilgili sorumluluklarına değinerek ve alana çoklu ambulans gönderilmediğinin altını çizerek, olay yerine gelen triaj ekibinin triaj yapmadığını ifade etti.

Avukat Özçelik, olay günü ambulanslardan 11’inin patlama sonrasında hiç yaralı almadığına vurgu yaparak şunları söyledi:

Sağlıkçılar hakkında İl Sağlık Müdürlüğünün ön inceleme raporunda, patlama sonrasında 59 ambulansın gönderildiği, 17’sinin ilk 5 dakika içerisinde olay yerine gitti söyleniyor. Ancak raporun ekinde her ambulansın patlamadan sonraki hareketleri ve hangi saatte nerede olduklarına dair CPS raporu var. Biz bunları inceledik. Sağlık Bakanlığı önünde bulunan ve mitingle ilgili görevlendirildiği söylenilen ambulans hiç yerinden ayrılmamış, patlama sonrasında 11 ambulans hiç hasta almamış, sadece 9 ambulans yarım saat sonra olay yerine gelmiş. İnsanlar burada ölürken onlar orada beklemişler. Ambulansların büyük bölümü insanlar çırpına çırpına hayatını kaybettikten sonra ölülerini taşımışlar

Emniyet mensuplarının mahkemeye getirilmesi istendi

Polislere de ‘bomba saldırısına karşı kendiniz koruyun’ denildiğini hatırlatan Özçelik,  “Yaşam kaybı sayısının bu sayıya ulaşması sağlık organizasyonunun yapılmaması yatıyor. Bunu yapmayanlar suçlu. Bunun üstünün örtülmemesi gerekiyor” dedi.

Özçelik, emniyet görevlileri ve sağlıkçıların görevlerini yerine getirmediğini ifade ederek, olayda sorumluluğu olduğunu düşündükleri emniyet mensuplarının mahkemeye getirilerek dinlenmelerini istedi.

Verilen öğle arasının ardından devam eden duruşmada Antep’te 7 Şubat 2017 tarihinde gözaltına alınarak tutuklanan IŞİD’in bomba malzemelerini saklamak için kullandığı depoları kiralayan Mehmet Fatih Alıcı’nın emniyetteki ifadesi ortaya çıktı.

Antep’teki Düğün Katliamı dava dosyasına giren Alıcı ifadesinde, örgütün talimatıyla bomba malzemelerinin saklanması için Antep’te depo kiraladığını, bu malzemeleri IŞİD üyeleri tarafından kendisine söylenen isimlere teslim ettiğini söyledi.

Ayrıca Alıcı, 10 Ekim öncesinde de kendisine bomba yapımında kullanılan malzemelerin geldiğini anlattı.

Bunun üzerine söz alan 10 Ekim Katliamı mağdurlarının avukatlarından Eylem Sarıoğlu, Alıcı’nın ifadesinin IŞİD üyelerinin Türkiye’de ne kadar rahat faaliyet yürüttüğünü bir kez daha ortaya koyduğunu ifade etti.

Duruşmanın bugünkü oturumu yarın saat 10:00’da devam etmek üzere sona erdi.

Davanın sanıkları

Davada 19’u tutuklu, 17’si firari toplam 36 sanık yargılanıyor.

Davanın tutuklu sanıklarının isimleri şöyle: İbrahim Halil Alçay, Resul Demir, Hüseyin Tunç, Mehmedin Baraç, Nihat Ürkmez, Hakan Şahin, Yakup Şahin Yakup Karaoğlu, Metin Akaltın, Erman Ekici, Burak Ormanoğlu, Hacı Ali Durmaz, Abdülmüttalip Demir, Talha Güneş ve Abdulhamid Boz, Suphi Alpfidan, Hatice Akaltın, Esin Durgun.

Firari sanıklar sanıklar ise şöyle: Ahmet Güneş, Bayram Yıldız, Deniz Büyükçelebi, Edremit Türe, Hasan Hüseyin Uğur, İlhami Balı, Kasım Dere, Muhammet Zana Alkan, Mustafa Delibaşlar, Nusret Yılmaz, Ömer Deniz Dündar, Savaş Yıldız, Yakup Selağzı, Kenan Kutval, Walentina Slobodjanjuk ve Cebrail Kaya.

Bir önceki duruşmadan

Davanın bir önceki duruşması 10-11 Temmuz tarihlerinde yapılmıştı.

Duruşma girişinde sivil polislerin avukatlardan kimlik sorması gerginliğe yol açmış, müşteki avukatlarından Özcan Karakoç baskı altında olduklarını belirterek, “Bu dava Fizan’a kadar da gitse biz bu işin peşini bırakmayız” demişti.

Duruşmada sanıklardan Mehmettin Baranç epilepsi hastası olduğunu bu nedenle daha önce verdiği ifadeleri hatırlamadığını öne sürmüştü.

Duruşma 25-26 Eylül tarihlerine ertelenmişti.

Bu haberde Evrensel’den yararlanılmıştır.